Masa 3

Konu: Geri: Masa 3 Cuma Mart 27 2009, 17:01

Hogsmeade'in sokakları herzamankinden daha kalabalıktı.Sanki bütün insanlar bu dar sokakları doldurmak için sözleşmişti.

Kevin ve Cristina bu dar ve kalabalık sokaklarda yürümekte güçlük çekiyordu.Ama Kevin Cristina ile beraber olduğu sürece her şeye katlanabilirdi.Bunu hissediyordu.

Nihayet Kevin hedefine ulaştı.Café Angela tam önlerindeydi.Cristina'ya döndü.

"Hadi." dedi.

Kapıyı açtı.Cristina'ya eliyle buyrun anlamına gelşen nazikçe bir hareketten sonra kendi de içeri girdi.

İçeri girdiğinde Café'nin dışarısı kadar kalabalık olmadığını gördü.Kevin bunu sevdi."Huzur!" dedi içinden.

Kevin üçüncü masaya yöneldi.Cristina da onu izledi.Cristina için bir sandalye çekti.Sonra karşısına geçip oturdu.

Cristina'nın o akılalmaz güzellikteki gözlerine baktı.Eğer garson gelip etkileşimi bölmese Kevin kendini o uçsuz gözlerde bulabilirdi.

"Hoşgeldiniz!" dedi garson.Sesindeki heyecandan yeni olduğu anlaşılıyordu.

"Ne alırsın?" diye sordu Cristina'ya garsondan önce.

Konu: Geri: Masa 3 Cuma Mart 27 2009, 19:25

Dar sokaklardan herzaman nefret ederdi nefes bile alınamıycak kalabalıktaydı;her attıgı adımda düşüp bir yerlere çarpmamak için dikkat ediyordu,biran önce bir sakin ve sıcak bir kafeye girmek istiyordu.Ama bir yandanda içinde anlam veremediği bir his vardı uzun zamandır hissetmedigi bir heycan biraz korkuyordu yanlış bir şey yapmaktan ama bu duyguyu bir türlü anlam veremiyordu.Yürürken Kevin'a baktı nerden çıkmıştı şimdi ve neden onunla bir cafeye gitmek için bu kadar istekliydi.Geldiklerini Kevin'ın "Hadi" sözünden anladı ve gülümseyerek içeri girdi.

İçerisi fazla kalabalık diğildi ve buda Cristina'nın hoşuna gitti sonunda huzurlu ve sıcak bir yerdeydiler.Kevin'ı takip etti bir masanın önünde durdular ve Kevin''nın Cristina'nın oturması için yardım etmesi hoşuna gitmişti bundan gerçekten çok büyük bir zevk almıştı teşşekür edercesine gülümsedi.O otururken onun izlemeye başladı ama bu fazla sürmedi hemen yanlarında beliren garsona şaşkınca bakıyordu son derece heycanlı görünüyordu ve o konuşmdana Kevin söze başlamıştı.

"Ne alırsın?"

Cristina cevap vermden önce kısa bir süre düşündü aslında sadece sıcak birşeyler istiyordu yorğunlugunu alacak birşey ve "Bir kahve"dedi.

O konuşurken Cristinanın dikkatini çeken şey ona hitap biçimiydi sanki daha önce tanışıyorlamış gibi aslında bundan şikayetçi digildi tam tersine hoşuna gitmişti sanki duyamk istedigi birşeymiş gibi.

Konu: Geri: Masa 3 Cuma Mart 27 2009, 19:34

"Bir kahve..." dedi Cristina.

Garson elindeki kenarları yırtık defterine istekleri not ediyordu.Garson soran gözlerle Kevin'e baktı.Kevin'in düşünecek hali yoktu.

"Aynen." dedi."Ben de kahve istiyorum."

Garson hızlıca yazdı.

"Hemen." dedi ve koşar adımlarla tezgaha doğru yürüdü.

Cristina'ya döndü.

"Eee?" dedi."Ne düşünüyorsun?"

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 11:35

Cristina hızlı bir ritimle gelişen olaylara bakıyordu garson o kadar hızlı hareket ediyorduki bian başım dönmeye başladı.Kevin siparişleri verdiginde sonunda uzaklaştı.Cristina biraz rahatladı en azından Kevin'ı rahatca izliye bilecekti bian bunu neden düşünmüş olabilcegini düşünmeye çalıştı yani neden bunu istiyordu ama sonra Kevinın sesiyle kendine geldi ve hemen dikkatini ona vermeye çalıştı;

"Eee?".... "Ne düşünüyorsun?"

Cristina biraz şaşırmıştı aslında tam anlamamıştı soruyu ve ona gülümseyerek.

"Ne konuda"dedi

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 11:40

"Ne konuda?" dedi Cristina.

Kevin bu yantı beklemiyordu.Bir süre Cristina'nın kusursuz yüzüne baktı.Kendini alamıyordu bir türlü.Bıraksalar ölene kadar ona bakabilirdi.O derece güzeldi Cristina.Kevin kendine gelmeye çalıştı.Ama karşısındaki gözler buna izin vermiyordu.Bu inanılmazdı.

"Bugün olanlar." dedi."Ne hissettirdi?"

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 11:50

Onun verecegi cevabı beklerken onun gözlerinde kendini kaybetmemek için savaşıyordu adeta kedisiyle.O kadar etkileyiciydiki ne yapacagını bilmiyordu.

"Bugün olanlar."..."Ne hissettirdi?"

Ona bakarken o bunları söylemişti ne cevap verecegini bilmiyordu ne söylemeliydi'ki kendisine bile şaşırdıgınımı yoksa zaten bir rüyada oldugunumu imkansız bir rüya gibi.Ama vermesi gerekn bir cevap vardı ve o ne diyecegini bilmiyordu oan gülümseyerek baktı ve hiç düşünmeden konuşmaya başaldı.

"Bilmem yani kendime bile inanamıyorum yada zaten bir rüyadayım ve herşeyi oluruna bırakıyorum"dedi

Nerdeyse tüm düşündüklerini söylemişti ama onun gözlerine bakıp birşey saklamak imkansızdı sanki insanı büyülüyordu.

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 11:56

"Bilmem yani kendime bile inanamıyorum yada zaten bir rüyadayım ve herşeyi oluruna bırakıyorum" dedi Cristina.

Kevin şaşırmadı.Çünkğ şu an hiçbir şey hissetmiyordu.Sadece Cristina ile birlikte olmak istiyordu.Saatlerce hatta günlerce onunla olabilirdi.Gözlerrine bakabilirdi ömrü boynca.Hiç de fena olmazdı.Ne de olsa bu kızdan çok hoşlanmıştı.Ama hoşlanılmayacak gibi değildi ki.Ne diyebilirdi ki? Her şey harikaydı.

"Rüyada oloan tek sen değilsin Cristina.Şu an yanındayken ben de öyleyim.Sen çok farklısın.Bir ömür boyunca benimle olmaya var mısın?" dedi Kevin.Bunu dediğine kendi bile inanmadı.

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 12:10

Söylediklerini düşünürken onun verecegi tepkiyi merak etti ama yüzünden hiçbirşey anlayamıyordu ve bu biraz üzülmesini sağladı;sanki herşey degişiyor gibiydi herşey burda kalmak istiyordu ama kalamazdı gitmesi gerekiyordu ama gidemezdi mantıgınımı yoksa kalbini dinlemeliydi karar veremedi kafası karışıkken Kevin konuşmaya başlamıştı.

"Rüyada olan tek sen değilsin Cristina.Şu an yanındayken ben de öyleyim.Sen çok farklısın.Bir ömür boyunca benimle olmaya var mısın?"

Bunları duyunca ne diyecegini bilemedi onu kaybedecek hiçbirşey söylemek istemiyordu;herşey o kadar hızlı gelişmiştiki Cristina için buna inanmak çok zordu ama Kevin'nın yüzü o kadar ciddiydiki söyledigi her söz gerçegi simgeliyor gibiydi.Ne yapması gerekiyordu şimdi,gözlerinin ucuyla etrafa batı son derece sakindi ve kimse onlarla ilgilenmiyordu bile bu biraz rahatlatı.
Korktugu tek şey yanlış birşey söyleyip Kevin'ı üzemekti onu kaybetmek bu düşünce onu zaten bitiriyordu offf neydi bu şimdi belkide biraz zaman istemeliydi en dogrusu bu digilmiydi hayatının en zor dönemlerini yaşamıştı ve şimdi hiç inanamıycagı bir duyguyla karşı karşıyaydı napmalıydı derin bir nefes aldı ve onun gözlerine odaklanarak konuşmaya başladı.

"Bak seni üzmek istemiyorum bu şuan istiyecegim son şey olur inan bana ama bilmedigin okadar çok şey varki yani sana nasıl saglıklı bir cevap verebilecegimi bilmiyorum...bana biraz zaman ver lütfen böylece bende sana bir cevap verebileyim"

Onun verecegi cevabı bekliyordu ve gözlerini ondan ayırmamaya çalıştı.

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 18:20

"Bak seni üzmek istemiyorum bu şuan istiyecegim son şey olur inan bana ama bilmedigin okadar çok şey varki yani sana nasıl saglıklı bir cevap verebilecegimi bilmiyorum...bana biraz zaman ver lütfen böylece bende sana bir cevap verebileyim" dedi Cristina.

Kevin bir an duraksadı.Tabi ki Cristina gayet mantıklı bir cevap vermişti.Pat diye kabul edecek değildi ya...Kevin de mantıklı olmaya çalıştı.

Eline baktı.Deli gibi titriyordu.Masanın altına sakladı titreyen ellerini.Cristina Kevin'e bakıyodu.Kevin yaşadığı hayal kırıklığını belli etmemeye çalıştı.Cristina'ya baktı.Hüzün dolu gözlerini gördüğünde konuşmak istedi.Ne olursa...

"Haklısın." dedi."Ne diyebilirsin ki? O kadar işin arasında manyağın biri çıkıyor ve senden hoşlandığını söylüyor."

İçini çekti Kevin.

"Umarım üzülmüyorsundur.Sen doğrusunu yaptın.İstediğin kadar düşünebilirsin.Umarım ikimiz için de iyi bir karar verirsin." dedi Kevin ikna edici bir sesle.

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 18:32

Cristina söylediklerinden sonra pişman olmuş gibiydi onu üzmek istemezdi ama ne söyliyebilirdi ki yanlış bir karar verip onu daha çok üzecek şeyler yapmak yerine düşünmesi tek çaresiydi biraz hüzünlü bir şekilde ona bakmıştı sanki lütfen beni anla dercesine.

"Haklısın."..."Ne diyebilirsin ki? O kadar işin arasında manyağın biri çıkıyor ve senden hoşlandığını söylüyor."

Onu dinlemeye çalışıyordu;neden böyle düşünmüştü halbuki Cristinanın düşünmek istemesinin sebebi bu diğildi onun kadar harika birini üzmek istemezdi kim isteyebilirdiki ve nasıl yapabilir.Cristina tam konuşmak için ona dödügünde o tekrar konuşmaya başlamıştı ve sesizce onu dinledi.

"Umarım üzülmüyorsundur.Sen doğrusunu yaptın.İstediğin kadar düşünebilirsin.Umarım ikimiz için de iyi bir karar verirsin."

Anlayışından etkilenmişti doğrusu ve bu biraz olsun rahatlamasını sağladı gülümseyerek ona baktı ve mutlu bir sesle konuşmaya başladı.

"Ben anlayışın için teşşekür ederim ama şunu bilmeni isterim ki zaman istememin nedeni sadace seni üzmek istemiyorum ve yanlış bir şey söyleyip seni kaybetmekten korkuyorum;gerçekten çok teşşekür ederim."dedi.

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 18:40

"Ben anlayışın için teşşekür ederim ama şunu bilmeni isterim ki zaman istememin nedeni sadace seni üzmek istemiyorum ve yanlış bir şey söyleyip seni kaybetmekten korkuyorum;gerçekten çok teşşekür ederim." dedi Cristina.

Bunu söylerken gösterdiği rahatlık Kevin'in gözünden kaçmamıştı.Ama bir dakika...Cristina "seni kaybetmekten korkuyorum" demişti.Kevin sevinmişti.Hem de çok.Bunu duyduktan sonra ölene kadar Cristina'yı bekleyebilrdi.Sonra gerçek anlamda beklediğini düşündü.Cristina'nın yıllarca karar vermemesini,her gece kapısında uyuyup kapısında uyandığını...Saçmaladığını anladı.Ama bir gerçek vardı ki: Cristina'ya geri dönülmek sizin aşık olmuştu.Şimdi sadece O vardı.Cristina vardı.Kevin'in önünde Cristina'ya adayacak bir ömür vardı.Bunu iyi değerlendirmek istiyordu.

Konuyu dağıtmak istedi.

"Hastahanede işler nasıl gidiyor?" diye sordu.Saçmalamıştı.

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 18:48

Kısa bir süre ona baktı sanki duyduklarından son derece memnundu ona boş yere umut vermek istemezdi ama içinden gelen bunlardı hiç bir kelimesinde aldatmaca bir düşünce yoktu hepsi gerçekti ve bundan memnundu.Cristina onun konuşmasını bekledi ve söze girecegini anladıgında sevinmişti.

"Hastahanede işler nasıl gidiyor?"

Konuyu dagıtmak istediği belliydi ve bu gerçekten çok güzel olmuştu en azından biraz onu tanıyabilirdi ama sordugu soruya gülümseyerek cevap verdi.

"Güzel,yoğun ve son derece hızlı;korkuyormusun yoksa?

Bunu söylerken hafif gülmüştü sadece bir şakaydı ve onun yüzündeki gülümsemeyi gürdügünde sevinmişti.Ama onu merak ediyordu hakkında birşeyler öğrenmek istiyordu ve söze nasıl başlıyacagını bilmiyordu.

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 18:56

"Güzel,yoğun ve son derece hızlı;korkuyormusun yoksa?"

Kevin gülümsedi.Eğer bu bir takılmaysa bu kızın mizahdan anladığını belli ederdi.Cristina bunu gülümseyerek söylemişti.Yani şakaydı...

"Korkuyor musun yoksa?" Kevin bir an düşündü.Hayatı boyunca korkulacak pek iş yapmamıştı.Dolayısıyla pek korkmamıştı hayatında.Şimdi de durum farklı değildi.

"Yo hayır.Eminim üstesinden gelebilirim.Sen yanımda olcaksın sonuçta..."

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 19:04

Cristina gülümseyerek ona bakıyordu gerçekten kendini uzun zamandır hissetmedigi kadar mutlu ve enerjik hissediyordu bunu onu önceden gören biri için anlamak çok kolay olurdu,halinden çok memnundu ve böyle kalması için herşeyini verebilirdi keşke zaman dursa diye düşündü biran bu masada hep gülümseyerek kalsa hep böyle kalırmıydı ki.

"Yo hayır.Eminim üstesinden gelebilirim.Sen yanımda olcaksın sonuçta..."

Sesi sanki bir müzik gibiydi insanı rahatlatıyordu söyledigi herşey Cristina'yı mutlu ediyordu aslında sesini duymak onu mutlu ediyordu ve gülümseyrek onunun gözlerine baktı.

"Aaaa doğru aynı hastahanedeydik bu senin korkmamanı sağlıyorsa evet yanında olucam mutlaka;ee bırak şimdi işi kendinden bahsetsene seni tanımamın bir sakıncası yoktur umarım"dedi

Bunu söylemekle aptallıkmı etmişti sanki çok meraklı gibi davranmıştı yani saçmalamadıgını umarak ona bakıyordu.

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 19:17

"Aaaa! Doğru aynı hastahanedeydik.Bu senin korkmamanı sağlıyorsa evet yanında olacağım mutlaka;ee bırak şimdi işi kendinden bahsetsene.Seni tanımamın bir sakıncası yoktur umarım." dedi Cristina gayet sevecen bir sesle.Kevin bu ses için özgeçmişini bile tek tek anlatabilirdi.

"Hayır kesinlikle yok.adımı biliyorsun.Duygusal mıyım? Imm...Sayılır diyelim.Yanımda olan insanlar benim için çok önemidir.Bu ruhsal portre.
Ailem Almanya asıllı İngiltere vatandaşı.Ben İngiltere'de doğdum.Pek parlak bir çocukluk geçirmediğimi söyleyemeyeceğim.Ailevi baskılar da cabası.Şimdi gördüğün gibi şifacıyım." dedi gururla.Karşısındaki BaşŞifacı'ydı.Bunu unutmamalıydı.

Konu: Geri: Masa 3 C.tesi Mart 28 2009, 19:25

"Hayır kesinlikle yok.adımı biliyorsun.Duygusal mıyım? Imm...Sayılır diyelim.Yanımda olan insanlar benim için çok önemidir.Bu ruhsal portre.
Ailem Almanya asıllı İngiltere vatandaşı.Ben İngiltere'de doğdum.Pek parlak bir çocukluk geçirmediğimi söyleyemeyeceğim.Ailevi baskılar da cabası.Şimdi gördüğün gibi şifacıyım."

Nefes almaksızın onu dinledi gerçekten etkilenmişti ve pek ne demesi gerektigini bilmedi ve söze girdi.

"Bence yanılıyorsun seni yeni tanıyorum ama en azından bir takım bilgilerim var yani okul hayatın falan ve son derece parlak bir eğtimin varmış "dedi

Bunu söylerken çok emindi çünkü sonuçta bir baş şifacıydı ve şifacılar hakkında bir takım bilgilere ulaşması zor olmuyordu.

Konu: Geri: Masa 3 Paz Mart 29 2009, 11:49

"Bence yanılıyorsun seni yeni tanıyorum ama en azından bir takım bilgilerim var yani okul hayatın falan ve son derece parlak bir eğtimin varmış " dedi Cristina Kevin'i över bir biçimde.

Tekrar göz göze geldiler.Her şey sustu.Crisrina sustu.Kevin sustu.Kainatta ses kalmadı sanki.

"Evet.Belki de haklısın." dedi Kevin eğlenceli bir biçimde.

Sessizlik bozulmuştu.

Şimdi gitme vaktiydi.Kevin usulca hesabı istedi ve hesap geldi.Parayı masaya bırakıp dışarı çıktıkar.

» Masa 1
» Masa 4
» Masa 2
» Masa -1-
» Masa 3