Rüzgarın Kokusu...

Misafir

***

Siyahlar içinde,sadece gözleri gözüken siyah atkılı,siyah paltolu,siyah şapkalı ve kafasınca irice bir yara olan bu adam elinde sihir bakanı ve eşinin birtaneleri olan James Edmond Slytherin i taşıyordu.Bu çocuk,dünyalar tatlısı,sevimli mi sevimli ve çok güzel kokan bir çocuktu.O gece esen soğuk rüzgar,çocuğu da üşütecekti.Çocuğu kendi atkısıyla sardı.Grenouille,çocukla birlikte yürürken,esen soğuk rüzgar,çocuğunda kokusunu katıyor içine,adeta çocuğun kokusu rüzgarın kokusu oluyordu.Bu koku çok güzel anlar yaşatıyordu Grenouille'ye.Koku,koku,koku.. En iyi kokuyu bulana kadar en büyük tutkusu bu olacaktı.Bir karar verdi.Bu bebeği öldürmeden--ki öldüremezdi koruma büyüsü vardı-- kokusunu alıp deneyi için kullanacaktı.Ama önce sabaha kadar burda beklemeliydiler.Bir süre bu otların kırıldığında çıkan çıtırtısı,cırcır böceklerinin ve baykuşların sesleri arasında Bağıran Baraka ya yürüdüler.Biraz sonra varmışlardı.İçerisi güzeldi.En son geldiğinde burayı düzeltmişti.Öylede duruyordu.Gerçekten de,içerisi güzel bir odaya dönüşmüştü bir geçitten çok.İçerideki üç tane kandili çakmağıyla yaktıktan sonra rahat kanepeye oturdu.Çocuğu elinden bırakıp onuda kanepeye koydu.Sonra ayağa kalktı ve asasını çıkardı.Asasını yere doğru tutarak:

'İncendio!!'

diye bağırdı.Yerde bir ateş yanıyordu.Bu ateş onların gece boyunca ısınmasını sağlayacaktı.Ve iyice sıcaklaşan barakada,Grenouille şapkasını,paltosunu çıkardı ve oturmaya başladı...

***

Çok sabırsızdı.Gece hala bitmemişti.Çocuğu bir an önce deneyi için kullanmak istiyordu.Yine şapka,palto,beresini giyindi ve dışarı çıktı.Anında patronusu çağırdı.Grenouille nin patronusu bir gölge ejderhasıydı.Geceleyin çok hızlı giderdi.Ama gölge olduğu için sadece sahibini taşırdı.Bundan dolayı cisimlenmeyi tercih etti.Ama cebinden Muggle Kentinde düşürdüğü kağıdı gene düşürmüştü.Kağıtta:

'Monteque Malikhanesi'nin 1 km. yukarısındaki kuyuda!!'

Burasının Grenouille nin yeraltı evi ve deney merkezi olduğu aşikardı.Çocukla birlikte oradan cisimlendiler...

(NOT:Eğer rp sayılmazsa son paragrafı silerim,olur biter..Hata varsa uyarın xD)

Loes üşüyordu eldivenini,atkısını ve beresini taktıktan sonra dışarı çıktı ısınma büyüsü diye bir büyü varmıdır diye düşündü. "Saçmalama Loes ısınma büyüsüdemi olur." hızlı hızlı yürüyordu birden ateş yanan bir külübe gördü içine girecekti. Ama endişeliydi pencereden içeri baktığında yaşlı bir kadın gördü. Pencereyi 3 kez tıklattıktan sonra kadının sağır olduğunu düşündü. Kadın pencereye yaşlaşınca sağır olmadığını anladı.
"Hayırdır ne oldu ne istiyorsun"
"Üşüyordumda biraz içeri gelip ısınabilirmiyim" kadın ona şaşkın şaşkın bakarken Loes "Neden bana öyle bakıyorsunuz bir sorun mu var" kadın birden titredi ve " Buraya kimse gelmezdide neyse gel içeri oturabilirsin"...

Misafir

Anne işten çıkmıştı. Uzun zamandır kendi ile ilgili bir şey yapmıyordu. " Sürekli iş,iş,iş... Nereye kadar hep iş? " diyerek yürümeye başladı.

Eğlenmek için ne çok kişinin olduğu, nede çok sesli bir yer istiyordu. Birşeyler içmek, bir de sigara yandırmak istiyordu sadece... Bunun için en uygun yer Bağıran Baraka olmalıydı.

Hızlı ve emin adımlarla buraya yürüdü. İçeriye girdi. Biraz tozlu, ama çok güzel kokuyordu içerisi. Orda br bayan gördü ve ;

" Merhaba bayan. Eğer kapalı değilseniz girebilir miyim? " dedi. Kadın gözlerini kapattı ve açtı. Bu hareket " Tabii kide girebilirsin. " anlamına geliyordu.

Hemen bir masaya oturdu ve garsonu çağıdı. " Ben bir kahve istiyorum. Biraz çabuk olsun. " dedi ve garsonu gönderdi. Kahvesi gelene kadar bir sigara yaktı ve içmeye başladı...

Out:Pardon karışmak istemem ama burası bir bar değil.

Misafir

put: burda kaymak birası yok mu ki?

Misafir

Out: Yarılıyorum gülmekten,düşmek üzereyim. Bir ormandaki bir mekanı,Hogwarts ile büyücedünya arasındaki bir geçidi bar yapabilen düşünce sistemine kurban olayım Yaren xD xD

Anne Curtis demiş ki:: put: burda kaymak birası yok mu ki?

Out:Yok ya ondan kalmamış xD xD