Accio-Hogwarts
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



Kurgu: Loinkaos - Yıl: 1971 - Hava: Yağmurlu - Tema: Gündüz
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )

Aşağa gitmek 
+5
Evangeline L.R. Bennet
Victoria Lynn Enfield
Demetria Andié
Teasel Hérion Majere
Kyan Carver
9 posters
YazarMesaj
Kyan Carver
Tılsım Profesörü
Tılsım Profesörü
Kyan Carver


Mesaj Sayısı : 156
Yaş : 32
Nerden : Hogwars
Tarafı : Z.A.Y
Kan Durumu : Melez
RP Yaşı : 21
RP Sevgilisi : Mikayla M. Cyrus
Asa : Zekanın Tılsımı
Özel Yetenek : Zihnefendarlık
Galleon : 55871
Kayıt tarihi : 13/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)

*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty
MesajKonu: *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )   *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Icon_minitimePtsi Mart 23 2009, 15:07

Kyan Hogwarts'ta ki ikinci dersine girecekti sonunda. Kyan artık heyecanını kontrol etmeyi öğrenmiş olsada yinede heyecanlanıyordu. Bu sebepten ötürü sürekli hal değiştirip duruyordu.Biraz rahatlamak için erkenden Tılsım dersliğine doğru yürüdü. Sınıfa doğru ilerlerken derste ne işletebileceğini düşünüyordu. Aklından birsürü şey geçiyordu. Acaba ikinci sınıflara iyi eğitim verebilecekmiydi? Sınıfın kapısına sonunda varmıştı.Büyük bir heyecan içinde sınıfa girdi . Sınıfın kapısını açtığında sınıfı büyük bir ilgiyle süzdü. Sıraların arasından ilerleyerek sınıfta tek camın olduğu öğretmen masasına doğru ilerdi.

Kyan masasına oturduktan sonra sınıfta ikinci sınıf öğrencilerini beklemeye başladı. Hogwarst'taki ikinci dersini nasıl anlatacağını kafasında kurgulamaya başlamıştı. Cüppesinin altından sol koluna hafifçe çıkardı ve kolundaki saate baktı. Saat epey ilerlemeye başlamıştı. Öğrencilerde teker teker sınıfın o büyük ve eski kapısından girmeye başlamışlardı. Sınıfa giren her öğrenci önce profesör Kyan'a bakıyor ve sonrada yavaş adımlarla yerlerine oturuyorlardı. Sınıfın hızla dolduğunu gören Kyan tüm sıraların dolduğunu görünce derse başlamaya karar verdi. İlk iş olarak siyah cüppesinin altından hızla asasını çıkarttı. Sonrada masanın üzerinde oturduğu yerden havaya:

Adım: Kyan Carver Andie
Ders: Tılsım Dersi
Konu: Accio Büyüsü

yazdıktan sonra asasını tekrar cüppesinin içine soktu. Sonrada öğrencilerine kendisini kısaca kendisini tanıttı.

'' Adımı hepiniz öğrendiniz herhalde. Sizin gibi olmasada Hogwarst'ta sizden daha yeniyim. Bu benim sizlere ilk dersim. Hepinize şunu söylemeliyimki benden çekinmenize hiç gerek yok. Sizin gibi bende iki yıl önce bu sırarlardaydım. Bu nedenle sizi benden iyi benide sizden iyi kimse tanıyamaz.''

dedikten sonra öğrencilerini Kyan'a hafif bir gülücük atmışlardı. Kyan'da bu durum karşısında çok sevinmişti. Sonra oturduğu masasından kalktı ve sıraların arasında dolaşmaya başladı.

'' Evet arkadaşlar derse başlayabiliriz. ''

Demesiyle tüm sınıf derin bir sessizlik içinde Kyan'a doğru baktılar. Kyan'da:

'' Evet sevgili arkadaşlar aranızda Accio büyüsünü ne işe yaradığını bilen var mı? Eminim hepiniz bu büyü hakkında bildikleri vardır. Accio büyüsü bir tür çağırma büyüsüdür. Yerini hatırladığınız eşyanızı siz uzakta olsanız bile onu hayal ederek büyüyü yapmanız size yardımcı olacaktır. Bu büyü büyücülük dünyasında en sık kullanılan büyülerden biridir.''

dedikten sonra öğrencilerden birisi parmağını kaldırıp söz alarak;

'' Profesör acaba bu büyüyü şimdi deneyebilecekmiyiz. ''

dedikten sonra Kyan'da; ''Evet arkadaşlar hepinizin bu büyüyü uygulamak istediğinizi gözlerinizden okuyabiliyorum.'' demesiyle öğrenciler büyük bir heycanla büyüyü yapmaya başladılar. Kyan;

'' Aferin çoçuklar hepiniz bir nesneyi çağırmayı başardınız. Sizinle gurur duyuyorum. Bu büyüyü günlük hayatta sık sık uygulayabilirsiniz. Çünkü bu büyünün hiçbir yan etkisi ve cezası yoktur. Ama iyi konsantre olmadan bu büyüyü yaparsanız eşyanın sizin yanınıza gelmesi yerine siz onun yanına gidersiniz. Sakın bunları unutmayın! ''

dedikten sonra tekrar masasına doğru ilerledi. Sınıftaki öğrencileri teker teker süzdükten sonra ; '' Dersimiz bugünlük burada bitmiştir... Hepiniz çıkabilirsiniz... '' dedikten sonra öğrenciler teker teker sınıfı boşaltılar. Kyan'da öğrencilerin çıkmasının ardından kendiside derin bir ohh! çekerek odasına doğru sınıftan çıktı...


En son Kyan Carver Andié tarafından Çarş. Nis. 01 2009, 18:20 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sarang-korea.asiafreeforum.com/
Teasel Hérion Majere
Gryffindor 3. Sınıf
Gryffindor 3. Sınıf
Teasel Hérion Majere


Mesaj Sayısı : 526
Yaş : 29
Nerden : Hogwarts
Tarafı : Tarafsız(Öğrencilik bitsin KARANLIK)
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 15
RP Sevgilisi : (L) Miesha Anya E. Freaky (L)
Asa : *-*Agresif Cesaret*-*
Galleon : 55880
Kayıt tarihi : 02/03/09

Bilgilerim
Sağlık:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)

*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty
MesajKonu: Geri: *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )   *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Icon_minitimePerş. Mart 26 2009, 18:45

Başında bir ağrı vardı Hérion'un, ensesinden beynine kadara çıkan çok ağır bir ağrı... Sağ eli ile ensesini tutarak, ensesini sağa ve sola doğru geriyordu. Çıkan 'küt, küt' seslerinden sonra gelen hafiflik Hérion'un yüzünde biraz gülümseme olmasını sağlamıştı. Ellerini birbirine kenetledi ve başının üstünde avuçiçleri yukarıya doğru bakar şekilde esnetti ve kafasını bir köpek gibi sallayarak kendine geldiğini düşündü. Gözlerini büyük, büyük açtı ve bir kaç kez ovuşturduktan sonra merdivenlere doğru yürümeye başladı. Her adımda dizlerinden beline kadar olan bir ağrı vardı. Merdivenler oldukça yoruyordu Hérion'u. Merdivenlerin yer değiştirmesini izlemek farklı bir zevkti, izlerken bir yandanda derste yapılabilecekleri düşünüyordu. Sonunda 3. kata birkaç adım kalmıştı, bir gayret ile kendini ileriye doğru atıyordu. Sonunda 3. kata vardığında; zafer kazanmışçasına sevinmeye başladı. Yüzünde buruşuk bir gülümseme ile parşomenleri sıkı sıkı tutarak Tılsım Dersliğine doğru yürümeye başladı. Dersliğin kapısından içeri girdiğinde, zafer adımlarını atıyor gibi ilerledi ve boş bir masaya oturdu. İyice yayıldı, masasında oturan profesörü görmemişti bile. Profesör'ün içeride olduğunu görmeyen Hérion, etraftaki sessizliğin sebebini düşünürken gözlerini kapamış, iyice dalmıştı. Sessizliği bozan birileri vardı, Hérion bir hışım ile öne doğru gerildi ve gözlerini ovuşturarak etrafına baktı. O sırada Profesör'ü gördü ve kendi kendine

"Bu adam ne zaman içeri girdi. Büyü kullanmış olmalı."

diyordu. O sırada Profesör'ün asasını çıkardığını gördü, masasının üzerinde oturmuş havaya birşeyler kazımaya başladı, Hérion dikkat ile okuyordu


-Adım: Kyan Carver Andie
Ders: Tılsım Dersi
Konu: Accio Büyüsü-

Hérion sıkıntı ile sırasının arkasına yaslandı ve gözleri ile burnu arasındaki boşluğu sıkara

"Hadi ama Profesör, Tılsım Dersi olduğunu biliyoruz, gelmeden önce adınızıda öğrenmiştik. Bizi gereksiz bilgiler ile boğmasana"

diyor ve sırasına iyice kurulmuş vaziyette homurdanıyordu. Asasını cüppesinin içine soktuktan sonra, Profesör tekrar birşeyler gevelemeye başlamıştı

- Adımı hepiniz öğrendiniz herhalde. Sizin gibi olmasada Hogwarst'ta sizden daha yeniyim. Bu benim sizlere ilk dersim. Hepinize şunu söylemeliyimki benden çekinmenize hiç gerek yok. Sizin gibi bende iki yıl önce bu sırarlardaydım. Bu nedenle sizi benden iyi benide sizden iyi kimse tanıyamaz.-

dedi, Hérion kafasını sallayarak 'Off' diye sıkıntısını dile getiriyordu. Hérion gözlerini Profesör'e dikti. Kendi kendine düşünüyordu, dile getirmek zor olsa bile kimsenin duyamayacağı şekilde

"Ne? Daha önce hiç gördüğümü hatırlamıyorum, yani 2 yıl öncesine kadar öğrencimiydi. Olamaz bize bir çocuk ders veriyor!"

dedi ve etrafındakilerin tepkilerini incelemeye başladı. Sinirinden gülümsemeye başlamıştı, ne yaptığını bilmeyecek halde sırasında haraketlenmeye başlamıştı. Parşomenlerin birini çıkarttı ve kalemi ile gereksizce birşeyler karalamaya başladı. Profesör'ün masadan kalktığını görünce karaladığı parşomeni ters çevirerek sakladı. Profesör sıraların arasında dolaşmaya başlamıştı, temiz bir parşomeni, karaladığı parşomenin üzerine koydu ve sakladığını düşünerek rahatladı.

- Evet arkadaşlar derse başlayabiliriz. -

Dalgınlığı bu sözler ile bitmişti, kendine gelmişti. Sessizlik içinde Profesör'ü dikkatlice dinlemeye başlamıştı

- Evet sevgili arkadaşlar aranızda Accio büyüsünü ne işe yaradığını bilen var mı? Eminim hepiniz bu büyü hakkında bildikleri vardır. Accio büyüsü bir tür çağırma büyüsüdür. Yerini hatırladığınız eşyanızı siz uzakta olsanız bile onu hayal ederek büyüyü yapmanız size yardımcı olacaktır. Bu büyü büyücülük dünyasında en sık kullanılan büyülerden biridir. -

dedi. Hérion kendi kendine düşünmeye başladı, gerçektende önceden bildiği ve duyduğu bir büyüydü. Öğrencilerden birinin parmak kaldırdığını gören Hérion kahkaha atmaktan son anda dönmüştü. Gülümseyerek ayağa kalkan çocuğa bakıyordu. Profeösr çocuğa söz hakkı tanıdı ve Hérion kalkan öğrenciyi dinlemeye başladı;

'' Profesör acaba bu büyüyü şimdi deneyebilecekmiyiz. ''
dedi. Aslında Hérion'da bu soruyu merek ediyordu. Gerçekten deneyecekmiydik. Büyüyü anlamamız için kolay bir yol olurdu, gibi düşünceler içindeyken Profesör

-Evet arkadaşlar hepinizin bu büyüyü uygulamak istediğinizi gözlerinizden okuyabiliyorum.-

dedi, Hérion hemen asasını çıkardı ve odasındaki kalemi düşünmeye başladı. Odasında masasının hemen üzerinde duruyordu, yanında birkaç parşomen vardı. Odasına iyice konsantre olduktan sonra masasının üzerindeki kalemi düşünmeye başladı. Gözlerini kapatmış aklında odasını şekillendirmişti. Birden gözlerini açtı ve bağırdı

"Accio tüy kalem"

dedi. Bir süre sonra kalem önünde belirmişti, yüzünde bir gülücük ile Hérion etrafına bakınmaya başlamıştı. Ilk denemede yapan az kişi var gibi gözüküyordu. Fakat herkez birşeyler çağırmaya başlamıştı. Hérion Profesör'e doğru baktı ve diyeceklerini dinlemeye başladı.

- Aferin çoçuklar hepiniz bir nesneyi çağırmayı başardınız. Sizinle gurur duyuyorum. Bu büyüyü günlük hayatta sık sık uygulayabilirsiniz. Çünkü bu büyünün hiçbir yan etkisi ve cezası yoktur. Ama iyi konsantre olmadan bu büyüyü yaparsanız eşyanın sizin yanınıza gelmesi yerine siz onun yanına gidersiniz. Sakın bunları unutmayın! -

dedi. Aslında eşyanın yanına gitmek için kullanılabilmesi daha uygun gibi gözüküyordu. Sonuçta bir cisimlenmeye benziyor ve tekbir sözcüğe bağlıydı. Profesör masaya doğru ilerlemeye başladı, Hérion dersin bittiğini anlamıştı. Ilk Tılsım Ders'i güzel geçmişti, en azından Hérion böyle düşünüyordu. Eğlenceli bir ders ve profesör olduğunu düşünen Hérion yüzünde gülücükler ile Profesör'ün dediklerini dinledi;

- Dersimiz bugünlük burada bitmiştir... Hepiniz çıkabilirsiniz... -

Hérion yarıda kalan buruk bir sevinç ile toplanmaya başladı. Parşomen ve kalemlerini tamamen toplayan Hérion sevinç ile kapıya doğru yürüdü ve sınıftan çıktı. Merdivenlerden koşar adımlar ile inerken

"Umarım tüm dersler böyle geçer."

dedi ve bahçeye, arkadaşlarının yanına doğru yürümeye başladı.



Değerlendirme

öncelikle dersime katıldığın için teşekkür ederim. Rp gelecek olursak Rp ilk ders için güzeldi. Betimlemeleri biraz daha fazla yaparsan iyi olur ama bir 3. sınıf öğrencisi güzel bir Rp idi. Sonuç olarak:

*Uzunluk +2
*Özgünlük +3
*Kurgu +3

*Görsellik +2


ilk ders için aldığın not: 10 ( Olağanüstü ) puandır.



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.royalecs.com
Demetria Andié
Ravenclaw 3. Sınıf
Ravenclaw 3. Sınıf
Demetria Andié


Mesaj Sayısı : 806
Yaş : 29
Nerden : Paris.
Tarafı : Tarafsız...
Kan Durumu : Safkan.
RP Yaşı : 15.
RP Sevgilisi : Jack William Bennet.
Asa : Saklı Cesaret.
Evcil Hayvan : Şirin kedim Fons.
Galleon : 56650
Kayıt tarihi : 15/12/08

Bilgilerim
Sağlık:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left13/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (13/100)
Seviye:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left13/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (13/100)

*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty
MesajKonu: Geri: *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )   *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Icon_minitimeCuma Mart 27 2009, 20:17

İşte sevdiği derslerden bir tane daha...
Yorganını üzerinde attı ve bir anda gözleri kamaştı.Pencereden içeriye sızan gün ışığı direk yüzüne vuruyordu.Gülümsedi ve bir dakika kadar bekledikten sonra ayağa kalktı.Üstünü güzelce giyindikten sonra pencereyi ardına kadar açtı ve güzel havaya baktı.Yaklaşık bir beş dakika pencereden dışarıyı seyrettikten sonra doğruca ortak salondan ayrıldı.Doğruca Tılsım Sınıfı'na gitti.Sınıfa geldiğinde bir kaç kişinin gelmiş olduğunu gördü.Profesöre hiç dikkat etmemişti.Boş sıralardan birine oturdu ve beklemeye başladı.Bütün öğrenciler geldikten sonra profesör asasını çıkartarak havaya bir yazı yazdı.

Adım: Kyan Carver Andié
Ders: Tılsım Dersi
Konu: Accio Büyüsü

"Andié mi ? Bende bir Andié'yim !" dedi içinden.Tanıdık birisinin olması çok iyiydi.Bunları düşünürken masaya gözlerini kırpmadan bakıyordu.Profesörün konuşmasıyla gözleri direk profesörü buldu.

" Adımı hepiniz öğrendiniz herhalde.Sizin gibi olmasa da Hogwats'ta sizden daha yeniyim.Bu benim sizlere ilk dersim.Hepinize şunu söylemeliyimki benden çekinmenize hiç gerek yok.Sizin gibi bende iki yıl önce bu sıralardaydım.Bu nedenle sizi benden iyi beni de sizden iyi kimse tanıyamaz."

Sıraların arasında gezindikten sonra "Evet arkadaşlar, derse başlayabiliriz." dedi.
Sınıfta bir sessizlik oldu.Profesörün konuşmasıyla bu sessizlik bozuldu.
"Evet sevgili arkadaşlar, aranızda Accio büyüsünün ne işe yaradığını bilen var mı ? Eminim hepiniz bu büyü hakkında bildikleri vardır.Accio büyüsü bir tür çağırma büyüsüdür.Yerini hatırladığınız eşyanızı siz uzakta olsanız bile onu hayal ederek büyüyü yapmanız size yardımcı olacaktır.Bu büyü, büyücülük dünyasında en sık kullanılan büyülerden biridir."

Sözleri bittiğinde birisi parmak kaldırmış profesöre bir soru soruyordu.Demi ise bu ders için çok hevesliydi ve gözünü masanın üzerinden ayırmıyordu.Profesör tekrar söze başladı ve Demi kafasını kaldırıp baktı.

"Evet arkadaşlar hepinizin bu büyüyü uygulamak istediğinizi gözlerinizden okuyabiliyorum."

Profesörün bu sözü demesiyle bütün herkes bu büyüyü yapmak için asalarına davranmışlardı bile...
Demi gözlerini kapatarak yatağının baş ucunda duran en sevdiği kitabı hayal etti ve "Accio !" dedi.Kitabı birden elinde belirdi.Demi gülümsedi ve profesör tekrar konuşmaya başladı.

"Aferin çocuklar, hepiniz bir nesneyi çağırmayı başardınız.Sizinle gurur duyuyorum.Bu büyüyü günlük hayatta sık sık uygulayabilirsiniz.Çünkü bu büyünün hiç bir yan etkisi ve cezası yoktur.Ama iyi konsantre olmadan bu büyüyü yaparsanız eşyanın sizin yanınıza gelmesi yerine siz onun yanına gidersiniz.Sakın bunları unutmayın !"

dedikten sonra sınıfa son bir kez baktı ve "Dersimiz bugünlük burada bitmiştir, hepiniz çıkabilirsiniz." dedi.Demi ise son bir kez profesöre baktıktan sonra sınıftan çıktı.


Değerlendirme

Öncelikle dersime katıldığın için çok teşekkür ederim. Rp gelecek olursak ilk ders için fena değildi. Ancak betimlemeleri biraz fazla yap ve Rp ni uzun yazarsan senin için daha iyi olur. Sonuç olarak:

*Uzunluk +2
*Özgünlük +3
*Kurgu +2

*Görsellik +2

ilk ders için aldığın not: 9 (Beklenenin üzerinde) puandır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.aliceacademy.turkforumpro.com
Victoria Lynn Enfield
Slytherin 3. Sınıf
Slytherin 3. Sınıf
Victoria Lynn Enfield


Mesaj Sayısı : 103
Nerden : Londra
Tarafı : Karanlık
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 15
Asa : Sinsi Soy
Galleon : 55780
Kayıt tarihi : 21/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)

*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty
MesajKonu: Geri: *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )   *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Icon_minitimeCuma Mart 27 2009, 23:34

Victoria , Slytherin Ortak Salonu'nda biraz takıldıktan sonra 3. kattaki Tılsım dersliğine yavaş adımlarla yol aldı. Derslik henüz o kadar kalabalık değildi. Arkalardan bir sıra seçerken Rawenclaw'lı bir kızın sırasına çarptı yanlışlıkla... Birde başına bu kızı bela etmek istemiyordu. Kibarca , ama gözlerinden ateş saçarak " Pardon. " dedi Victoria. Sinirle arkadan bir boş sıraya oturdu ve Tılsım profesörünü beklemeye başladı.

Profesör içeri girdi ve havaya bir kaç bir şey çiziktirdi .

'
Adım: Kyan Carver Andie

Ders: Tılsım Dersi
Konu: Accio Büyüsü
'

Havaya bunları yazması yerine , kendi ağızıyla söylemesi , Victoria'ya daha sıcak gelirdi aslında. Ciddi bir şekilde profesörün her hareketini kaçımadan izlerken Victoria'nın beklediği şekilde profesör konuşmaya başladı ;

- "
Adımı hepiniz öğrendiniz herhalde.Sizin gibi olmasa da Hogwats'ta sizden daha yeniyim.Bu benim sizlere ilk dersim.Hepinize şunu söylemeliyimki benden çekinmenize hiç gerek yok.Sizin gibi bende iki yıl önce bu sıralardaydım.Bu nedenle sizi benden iyi beni de sizden iyi kimse tanıyamaz."

Kendisinin de bu sıralardan geçmiş olduğunu hatırlayan bir profesör ! Kulağa hoş geliyordu. Bu hoşnutluğun devam etmsini umarak dinlemeye devam etti. Profesör Andié sıraların arasında dolaşmaya başlamıştı. Victoria'nın yanından geçtiğinde , Victoria kalbinin hızlandığını hissetti sanki...

- ''
Evet sevgili arkadaşlar aranızda Accio büyüsünü ne işe yaradığını bilen var mı? Eminim hepiniz bu büyü hakkında bildikleri vardır. Accio büyüsü bir tür çağırma büyüsüdür. Yerini hatırladığınız eşyanızı siz uzakta olsanız bile onu hayal ederek büyüyü yapmanız size yardımcı olacaktır. Bu büyü büyücülük dünyasında en sık kullanılan büyülerden biridir.''

Profesör tam sözünü bitirmişken , önlerde bir el kalktı ve profesörün başını onaylamasıyla ;

- ''
Profesör acaba bu büyüyü şimdi deneyebilecekmiyiz. '' dedi.Profesör ise gülümseyerek ;

- ''
Evet arkadaşlar hepinizin bu büyüyü uygulamak istediğinizi gözlerinizden okuyabiliyorum.'' dedi.

Victoria'da sabırsızlıkla bekleyenlerden biriydi. Ve asasını önündeki tüy kaleme doğrultarak ;

- "
Accio Kalem ! " diye bağırmaya yakın bir ses çıkardı.Tüy kalem hemen elinde belirdi. Herkes gibi bu başarı sonucu aptal aptal gülmek yerine ciddiyetle başını kaldırıp , gururunu tüm asaleyitle çevresine gösterdi.

- "
Aferin çocuklar, hepiniz bir nesneyi çağırmayı başardınız.Sizinle gurur duyuyorum.Bu büyüyü günlük hayatta sık sık uygulayabilirsiniz.Çünkü bu büyünün hiç bir yan etkisi ve cezası yoktur.Ama iyi konsantre olmadan bu büyüyü yaparsanız eşyanın sizin yanınıza gelmesi yerine siz onun yanına gidersiniz.Sakın bunları unutmayın ! "

Victoria bunları dinleyip kafasında bir yere yerleştirdikten sonra profesörü dikkatlice süzmeye devam etti. Bu büyüyü sevmişti ve günlük hayatta sık sık kullanacağından emin gibiydi.

''
Dersimiz bugünlük burada bitmiştir... Hepiniz çıkabilirsiniz... '' dedikten sonra Victoria ders bitiminin sevinciyle birlikte sınıf kapısından çıktı.


Değerlendirme

Öncelikle dersime katıldığın için çok teşekkür ederim. Rp gelecek olursak güzel bir Rp idi. Fakat biraz daha uzun yazsaydınız ve de betimlemelere bolca yer verseydiniz daha güzel olurdu. Ancak şu var ki; Rp de ders hemen başlasın bitsin gibi olmuş. Buna bir dahaki sefere dikkat edersen sevinirim. Sonuç olarak:

*Uzunluk +2
*Özgünlük +2
*Kurgu +2
*Görsellik +2


ilk ders için aldığınız not: 8 ( Bekelenenin üzerinde ) puandır.





Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Evangeline L.R. Bennet
Slytherin 4. Sınıf
Slytherin 4. Sınıf
Evangeline L.R. Bennet


Mesaj Sayısı : 895
Yaş : 31
Nerden : Finlandiya
Tarafı : Yok*Sistemden hoşnut değil...
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 16
RP Sevgilisi : Tyson (:
Asa : Kararlı Yürek
Evcil Hayvan : Greenwick (kurbağa)
Galleon : 56074
Kayıt tarihi : 03/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)

*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty
MesajKonu: Geri: *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )   *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Icon_minitimeC.tesi Mart 28 2009, 11:09

Hogwarts’taki dördüncü yılında koridorları neredeyse ezberlemiş bir şekilde ilerliyordu Eva. İlk geldiğinde sürekli değişen merdivenler onu korkutsa da şimdi bu taş merdivenler eğlenmek için yapılmış lunapark aletlerinden farklı değildi ona göre. Senenin ilk tılsım dersine girmek için merdivenlerden üçüncü kata çıktı. Tanıdık sınıf kapısına ilerledi. Tılsım dersi onun için bir eğlenceydi, sürekli yazı yazmak ya da bir şeyleri ezberlemek gerekmiyordu, ona göre tamamen asa kabiliyetine bağlıydı. Pratiklerle geliştirilen bu ders, Eva’nın ilgi odağı olmasa da sıkılmadığı bir dersti ve söylentilere göre bu sene yeni bir profesör gelmişti. Yaşı, cinsiyeti ya da kişiliği hakkında hiçbir bilgisi yoktu. Kimisi gelenin yaşlı bir cadı olduğunu söylerken, kimisi ise bir cincüce olduğundan bahsediyordu. Herkes istediğini uyduruyor, sonra da ona inanıyordu.

Sınıf yarı dolu bir haldeydi içeri girdiğinde, her yan toz içindeydi. Burnundan aldığı toz tanecikleri boğazına kaçmış onun bir öksürük krizine yakalanmasına neden olmuştu. Derslikteki öğrencilerin gözleri Eva’ya dönmüştü. Bu şekilde ilgi odağı olmaktan sinirlenen Eva, ayakkabılarının çıkardığı sert küt sesleriyle boş bir sıraya oturdu.
Burayı hiç temizlemiyorlar mı?
Söylenirken bir yandan cübbesine sıkıştırdığı asasını çıkardı. Üzerindeki parmak izleri canını sıkmıştı, cebindeki bir mendille parmak izlerini yok etmeye çalıştı ama bu asanın daha da kirlenmesine yol açmaktan başka hiçbir şeye yaramamıştı. Temizlemekten vazgeçip mendili yeniden cebine yerleştirdi. O sırada sınıfa girdiğinde fark etmediği profesörü gördü, selam vermediği için kendisini ayıpladı. Yaptığı çok kabaydı. Profesör ne yaşlı bir cadı ne de bir cincüceydi. Oldukça genç görünen bir büyücüydü. Henüz otuzuna basmamış gibi görünüyordu. Eva bunu profesörün yüzündeki çizgilere bakarak anlamıştı, yok denecek kadar azdılar.

Sınıfın neredeyse tamamı dolunca profesör derse ismini, dersi ve bugün işleyecekleri konuyu tanıtarak başladı.
‘Kyan, garip bir isim’ diye geçirdi içinden. Andié soyadı ise gayet tanıdık geliyordu. O aileden birkaç arkadaşı vardı Eva’nın. Hatta sınıfta bulunanlardan birinin bir akrabası olmalıydı. Eva, profesörün ismini düşünmeyi bırakıp derse konsantre oldu. Bugün işleyecekleri çağırma büyüsüydü. ‘Bir dahaki derse de kovma büyüsünü öğreniriz herhalde.’ Dedi.

'' Adımı hepiniz öğrendiniz herhalde. Sizin gibi olmasada Hogwarst'ta sizden daha yeniyim. Bu benim sizlere ilk dersim. Hepinize şunu söylemeliyimki benden çekinmenize hiç gerek yok. Sizin gibi bende iki yıl önce bu sırarlardaydım. Bu nedenle sizi benden iyi benide sizden iyi kimse tanıyamaz.''

Ne iki sene mi? Ben ikinci sınıftayken siz burada mıydınız? Nasıl bu kadar çabuk Hogwarts’a alınabildiniz?
Eva bu soruları daha sonra profesörün kendisine sormaya karar verdi. Eva’nın da hedefi okul bitince profesör olarak Hogwarts’ta kalmaktı ama bunun çok zor olacağını düşünüyordu. Anlaşılan profesörle konuşacağı bir çok konu olacaktı. Şaşırmış bir halde profesörü dinlemeye devam etti. Fazla iyimser biri gibi duruyordu, belki de ikinci dersinde öğrencilerine şirin gözükmeye çalışıyordu.


'' Evet arkadaşlar derse başlayabiliriz. ''

'' Evet sevgili arkadaşlar aranızda Accio büyüsünü ne işe yaradığını bilen var mı?”

Eva elbette bunu biliyordu. ‘Çağırma Büyüsü’
dedi içinden, bunu sesli dile getirecekti ki Profesör kendisinden önce davranıp konuşmasına devam etti.

“Accio büyüsü bir tür çağırma büyüsüdür. Yerini hatırladığınız eşyanızı siz uzakta olsanız bile onu hayal ederek büyüyü yapmanız size yardımcı olacaktır. Bu büyü büyücülük dünyasında en sık kullanılan büyülerden biridir.''

O sırada öğrencilerden biri, büyüyü deneyip denemeyeceklerini sordu. Eva soruyu soran çocuğa ‘Gerizekalı’ der gibi bir bakış attı. Bir büyüyü denemeden nasıl öğrenebileceğini düşünebiliyorsun ki!
Profesör öğrencilere büyüyü yapmaları için vakit tanıdığı anda Eva elinde hazır beklettiği asasını masasının kenarındaki çantasına doğrultarak hafifçe seslendi.

"Accio çanta!”

Büyü ağzından çıkar çıkmaz büyük, siyah, kumaş çanta Eva’nın yanına geldi. Büyüyü başarmanın mutluluğuyla bu sefer asasını Hufflepuflı bir çocuğun masasındaki tüy kaleme doğrulttu.

"Accio Kalem"

Tüy kalem havada süzülerek Eva’nın masasının üzerine kondu. Kalemi sıradan alarak, kalemini aryan çocuğa gösterdi. “Onun benim olmasını istemiyorsan büyüyü yapmayı dene.”
Dedi muzip bir gülüşle. Elindeki tüy kalemi sırasına bırakıp başka nesnelerle ilgilendi. Çocuk kendi kalemini alasıya kadar Eva cam kenarındaki bir vazoyu, askıdaki cübbelerden birini, en önde oturan bir kızın parşömenini ve daha önceden yere düşürülmüş küçük bir kutuyu büyüyle sırasına getirmeyi başardı. Büyü yapmanın keyfiyle sırasının üzerini dolduran eşyalara baktı. O eşyalarla ilgilenirken profesör dersin bittiğini sınıftakilere duyurdu. Eva eşyaları çabukça yerlerine yolladı ve çantasını alarak bulunduğu sıradan ayrıldı. Profesörün masasının önünden geçerken başını hafifçe öne eğerek sınıfa ilk geldiğinde yaptığı kabalığı unutturmaya çalıştı.

"Hoşçakalın Profesör."



Değerlendirme

öncelikle dersime katıldığın için teşekkür ederim. Rp gelecek olursak Rp ilk ders için güzeldi. Betimlemeleri biraz daha fazla yaparsan iyi olur ama bir 4. sınıf öğrencisi güzel bir Rp idi. Sonuç olarak:


*Uzunluk +2
*Özgünlük +3
*Kurgu +3

*Görsellik +2


ilk ders için aldığın not: 10 ( Olağanüstü ) puandır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
A. George White
Hufflepuff 3. Sınıf
Hufflepuff 3. Sınıf
A. George White


Mesaj Sayısı : 321
Yaş : 28
Nerden : Monte Carlo
Tarafı : Aydınlık-ZAY
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 15
RP Sevgilisi : Aranıyoooor!!
Asa : Dostluk Kronolojisi
Evcil Hayvan : Mancy (tavşan) ile Dancy (baykuş)
Galleon : 56341
Kayıt tarihi : 26/12/08

Bilgilerim
Sağlık:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left10/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (10/100)
Seviye:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left10/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (10/100)

*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty
MesajKonu: Geri: *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )   *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Icon_minitimeC.tesi Mart 28 2009, 14:48

Büyük Salondan karnını doldurmuş bir vazyette çıkmış ve merdivenlerin basamaklarını çıkıyordu. Bu sırada oradan çıkarken kaptığı küçük bir kek dilimini ısırıyordu. Ayrıca yatakhanede başına gelen olayın sebebini düşünyordu. Kim onun tüm giysilerini buruşturabilirdi ki? Kendi buruşturmuş olamazdı. Çünkü Hogwarts'a geldiğinden beri sadece 3 gün geçmişti. Bu 3 gün içinde tüm giysilerini bırak kırıştırmayı giymesi bile imkansızdı. 2. kata varmışken eşyalarını Büyük Salonda unuttuğunu farketti. Bir koşu aşağı indi ve eşyalarını aldı. Bu sırada kekini de bitirmişti. Yukarı çıkarken pis pis sırıtan Sly. li bir grup öğrenci gözüne çarptı. Birden aklına donk etti! Bunu ona Sly. liler yapmıştı. Gidip onlara günlerini göstermek istedi ancak kendi sicilini ve davranış biçimini bozamazdı. Ayrıca derse az bir süre kalmıştı. Hemen yukarı çıktı ve Tılsın dersliğinin bulunduğu 3. kata vardı.

Dersliğin kapısında durmuş içeriye göz atarken birden içeriye doğru itildiğini farketti. Arkasını döndüğünde Sly. liler ona doğru bakıyor ve pis pis gülüyorlardı. George dişlerini sıktı. İyice sinirlenmişti. Hatta dersliğin önünde olmasalar bir yumruk bile sallayabilirdi ancak sadece kızgınlığını belirten hareketler yapmakla yetindi ve Huff. bölümüne doğru ilerledi. Boş bir sıra bulamayınca bir arkadaşının yanına yerleşti. İçeri girdiğinde Prof. masasında oturuyordu. Bir süre sınıfa bakan Prof. sınıf dolduktan sonra siyah cüppesinin içinden asasını çıkardı ve bir şeyler yazmaya başladı. İlk defa bir Prof.'ün asasıyla tahtaya değil havaya ayzı yazdığına tanık olmuştu. Havada

Adım: Kyan Carver Andie
Ders: Tılsım Dersi

Konu: Accio Büyüsü


yazısı belirdi. Demekki daha tanışmadığı Profesör'ün adı Kyan dı. Güzel bir isimdi bu. Ayrıca Accio büyüsünü öğreneceklerdi. Bu büyü çağımayla ilgili bir büyü değil miydi? Evet öyleydi. Bunu öğrenmek bayağı bir işine yaramalıydı. Ama 4. sınıflar bu büyüyü biliyor olmalılardı. Neden iki sınıf birden işliyordu ki bu büyüyü. Neyse artık olan olmuştu. Prof. asasını tekrar cebine sokarak

'' Adımı hepiniz öğrendiniz herhalde. Sizin gibi olmasada Hogwarst'ta sizden daha yeniyim. Bu benim sizlere ilk dersim. Hepinize şunu söylemeliyimki benden çekinmenize hiç gerek yok. Sizin gibi bende iki yıl önce bu sırarlardaydım. Bu nedenle sizi benden iyi benide sizden iyi kimse tanıyamaz.''

dedi. Demekki Prof. lüğe yeni başlamıştı. Ancak bu işi biliyor olmalıydı. Yoksa Hogwarts yönetimi onu bu iş için seçmezdi. Ama Prof.'ün bu kadar genç ve yeni olması George'ta bir sevecenlik yaratmıştı. Prof.'e gülümseyerek göz bile kırptı. Sonra önüne dönerek derse konsantre oldu. Şimdi büyüyü öğretmeye geçecekti herhalde. Prof. ayağa kalktı ve sıraların arasında dolaşmaya başladı. Ardından George'un düşüncelerini doğrularcasına derse başlayabileceklerini söyledi. İşte derse başlıyorlardı. George asasını cebinden çıkardı ve elinde tutmaya başladı. Ardından Prof.'e doğru baktı. Prof.

'' Evet sevgili arkadaşlar aranızda Accio büyüsünü ne işe yaradığını bilen var mı? Eminim hepiniz bu büyü hakkında bildikleri vardır. Accio büyüsü bir tür çağırma büyüsüdür. Yerini hatırladığınız eşyanızı siz uzakta olsanız bile onu hayal ederek büyüyü yapmanız size yardımcı olacaktır. Bu büyü büyücülük dünyasında en sık kullanılan büyülerden biridir.''

demişti Profesör. George, Profesör ilk cümleyi söyleyince içinden "Evet biliyorum. Accio çağırma büyüsüdür." diye geçirdi. Tam bunu dile getirecekken Profesör sözlerini devam ettirmişti. Accio büyüsünü açıklarken George Profesör'ün neden bir soru sorduktan sonra cevabı almadığını merak etti. Sonra bunu gençliğine ve acemiliğine vererek gülümsedi. Dünya'da çok sık kullanıldığını bilmese de ne olduğunu biliyordu bu büyünün. Bu sıra da önlerden bir çocuk parmak kaldırdı. Profesör Kyan onu görünce isteğini onaylayarak çocuğu dinlemeye başladı. Çocuk

'' Profesör acaba bu büyüyü şimdi deneyebilecekmiyiz. ''

dedikten sonra George içinden "Ne kadar şapşalsın be çocuk! Büyüyü denemeden nasıl öğrenebiliriz ki?" diye geçirdi. Prof. ise gayet büyük bir sakinlikle ve hatta gülümseyerek

''Evet arkadaşlar hepinizin bu büyüyü uygulamak istediğinizi gözlerinizden okuyabiliyorum.''

demişti. George bu sakinliğe şaşırsada Prof.'ün bu doğru yorumunu beğenmişti. George bu büyüyü denemeyi heyecanla bekliyordu. Prof.'den bu büyüyü deneyebilecekleri anlamında bir onay gelmemişti. Hatta büyünün nasıl yapılacağını bile göstermemişti Profesör. Ancak herkes büyüyü denemeye başlamıştı bile. George'ta büyüyü nasıl yapacığını bilmeden aklına Mitoloji kitabını getirerek "Accio" dedi. Yanına kitap mitap gelmeyince arkadaşlarına kulak kabarttı. Onlar bu büyüyü çağırmak istediği şeyi de söyleyerek yapıyordu. George'ta bunu böyle denedi. Aklına Mitoloji kitabını getirerek "Accio kitap" dedi. Bir anda kitap yanında bitiverdi. Onu aldı ve çantasına attı. Sonra yanındaki arkadaşının kitabına baktı sonra gözlerini kapatarak onu düşündü. Ardından "Accio kitap" dedi. Kitap yanına geldi. Ardından arkadaşının şaşkın bakışlarının arasında kitabı ona geri verdi. Büyüyü yapmaya başlamıştı. Bu büyüyü sınıfta çok fazla denemek istemedi. Başka bir yerde deneyebilirdi bunu. Nasıl olsa nasıl yapacağını biliyordu. Prof. de sanki bunu anlamış gibi.

'' Aferin çoçuklar hepiniz bir nesneyi çağırmayı başardınız. Sizinle gurur duyuyorum. Bu büyüyü günlük hayatta sık sık uygulayabilirsiniz. Çünkü bu büyünün hiçbir yan etkisi ve cezası yoktur. Ama iyi konsantre olmadan bu büyüyü yaparsanız eşyanın sizin yanınıza gelmesi yerine siz onun yanına gidersiniz. Sakın bunları unutmayın! ''

dedi. George bu büyüyü cezasız olarak kullanabileceğini duyunca çok sevindi. Ama iyi konsantre olmazsa başına gelebilecekleri duyunca bu büyüyü daha da ciddiye aldı. Ama nasıl olsa çabucak konsantre olabilen bir insandı George. Bu sırada Profesör masasına doğru ilerledi. Sonra yerine oturdu ve öğrencileri bir güzel süzdü. Şimdi herkes susmuş ona bakıyordu. Sonra Profesör

'' Dersimiz bugünlük burada bitmiştir. Hepiniz çıkabilirsiniz. ''

dedi. George toparlanmaya başladı. Eşyalarını çantasına doldurdu ve çantasını kapattı. Ayağa kalktı ve çıkışa doğru ilerlemeye başladı. Çıkarken Profesör'e "Büyülü günler efendim" demeyi unutmadı. Sonra dışarı çıktı. Şimdi yapacağı ilk şey eşyalarını bırakıp bahçede hava almak olacaktı.


Değerlendirme

öncelikle dersime katıldığın için teşekkür ederim. Rp gelecek olursak Rp ilk ders için güzeldi. Betimlemeleri biraz daha fazla yaparsan iyi olur ama bir 3. sınıf öğrencisi güzel bir Rp idi. Sonuç olarak:


*Uzunluk +2
*Özgünlük +3
*Kurgu +3

*Görsellik +2


ilk ders için aldığın not: 10 ( Olağanüstü ) puandır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dinah Bones
Daima Hazır Role Player
Dinah Bones


Mesaj Sayısı : 446
Yaş : 27
Nerden : İstanbul
Tarafı : Aydınlık
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 15
RP Sevgilisi : ... (Yok)
Asa : Adil Asalet
Evcil Hayvan : Euryale - Kar Baykuşu
Galleon : 56722
Kayıt tarihi : 04/01/09

Bilgilerim
Sağlık:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left15/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (15/100)
Seviye:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left15/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (15/100)

*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty
MesajKonu: Geri: *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )   *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Icon_minitimeC.tesi Mart 28 2009, 21:24

Dinah, Karanlık Sanatlara karşı Savunma'dan çıktığı gibi Tılsım dersliğine daldı. Bahçede çok oyalanmıştı. Saate pek dikkat etmemişti. Başına ilk kez gemese de (1. sınıftayken birkaç derse gecikmişti) bu dakikliğini sarsan bir durumdu. Çantasını tek omzuna asarak koşmaya başladı. Biryandan da kenardan çantasındaki eşyalarından birkaçını çıkarmaya uğraşıyordu. Önüne hiç bakmadan koşmaya davem ediyordu.

Lanet olsun! Bir öğrenciye çarpmıştı. 4. Sınıflardan birine... Bir Ravenclaw'a.
"Çok özür dilerim." dedi kalkmaya çalışırken. Biryandan sağ eliyle düşen kızı kaldırıyor bir yandan da sol koluyla yere düşen kitaplarını toplamaya çalışıyordu.İyiki kız çok kızmamıştı. Canı acımış gibi durmuyordu.

"Önemi yok ama koşarken önüne baksan iyi edersin... Hatta koşmasan çok yararlı olursun." dedi hafif alaycı bir tavırla. Ayağa kalktığında üstünü silkerken Dinah'ya gülümsedi. Buna karşılık olarak o da sevecen ve özür dileyen bir gülümsemeyle karşılık verdi.

Tekrar koşmaya başladı. Sınıfa vardığında çok geç kalmamıştı ama sınıf hemen hemen dolmuştu. Çok az sayıda sıra boşta kalmıştı. Birtanesine sessizce oturup profesöre baktı. Havaya bir şeyler yazıyordu.

Adım: Kyan Carver Andie
Ders: Tılsım Dersi

Konu: Accio Büyüsü

Profesör yazı yazmayı bitirince asasını cüppesinin içine soktu. Konuşacakmış gibi duruyordu. Dinlemeye başladı.

'' Adımı hepiniz öğrendiniz herhalde. Sizin gibi olmasada Hogwarst'ta sizden daha yeniyim. Bu benim sizlere ilk dersim. Hepinize şunu söylemeliyimki benden çekinmenize hiç gerek yok. Sizin gibi bende iki yıl önce bu sırarlardaydım. Bu nedenle sizi benden iyi benide sizden iyi kimse tanıyamaz.''

'Gülünç... Beni benden iyi kimse tanıyamaz. Sözleri güzel ve ilk ders için uygun ama öbür yandan, mantıksız.' diye düşündü Dinah. Öğrenciler profesöre gülümsüyorlardı. Onların aksine Dinah, daha çok garip bir bakış göndermeyi tercih etti. Yine de profesöre ısınmaya başlamıştı. İyi birine benziyordu.

'' Evet arkadaşlar derse başlayabiliriz. ''

'' Evet sevgili arkadaşlar aranızda Accio büyüsünü ne işe yaradığını bilen var mı? Eminim hepiniz bu büyü hakkında bildikleri vardır. Accio büyüsü bir tür çağırma büyüsüdür. Yerini hatırladığınız eşyanızı siz uzakta olsanız bile onu hayal ederek büyüyü yapmanız size yardımcı olacaktır. Bu büyü büyücülük dünyasında en sık kullanılan büyülerden biridir.''

Elbette ki Accio büyüsünün ne olduğunu biliyordu. Hiç denemeyen birisi bile en azından duymuş olmalıydı. Daha fazla derse ve profesöre karşı olumsuz olmamaya çalışıyordu. Dikkatle dinlemeye başladı.

Öğrencilerden biri parmak kaldırarak söz aldı. Bu büyüyü deneyebilip deneyemeyeceklerini soruyordu. 'Saçmalık ve gereksiz. Ne diye bunu soruyor ki?... Ders işleyip büyü yapmayı öğrenemeyeceksek burada ne işimiz olabilir?'
Bir an önce büyüyü yapmaya başladı.

'' Aferin çoçuklar hepiniz bir nesneyi çağırmayı başardınız. Sizinle gurur duyuyorum. Bu büyüyü günlük hayatta sık sık uygulayabilirsiniz. Çünkü bu büyünün hiçbir yan etkisi ve cezası yoktur. Ama iyi konsantre olmadan bu büyüyü yaparsanız eşyanın sizin yanınıza gelmesi yerine siz onun yanına gidersiniz. Sakın bunları unutmayın! ''
'Tabi ki... Unutmak... Unutulacak bir şey değil ki. Temel olarak bilinmesi gerek. İnsanın bu büyüyü yaparken aklında bulunan şeylerden biri de bu. İstemsiz yapılan bir hareket gibi.' diye düşündü Dinah. Bunu daha çok bisiklete binme gibi birşey olarak görüyordu. Bir kere öğrenildikten sonra unutulması çok zor olan bir şey gibi.

Büyüyü denemeye başladı.

"Accio tüy kalem." asasını ileride duran rahlardan birine yönelterek. Saniyeler içinde tüy kalem gelmişti. Ona doğru gelen kalemi hemencecik tutarak tekrar tekrar denemeye devam etti.

"Accio kitap, accio cüppe..."

Büyüyü tekraralamaktan sıkılınca profesöre baktı.

"Dersimiz bugünlük burada bitmiştir. Hepiniz çıkabilirsiniz. ''

Acele etmeye özen göstererek derslikten çıktı.


Değerlendirme

Öncelikle dersime katıldığın için çok teşekkür ederim. Rp gelecek olursak ilk ders için fena değildi. Ancak betimlemeleri biraz fazla yap ve Rp ni uzun yazarsan senin için daha iyi olur. Sonuç olarak:


*Uzunluk +2
*Özgünlük +3
*Kurgu +2

*Görsellik +2

ilk ders için aldığın not: 9 (Beklenenin üzerinde) puandır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Destiny R. Thallimar
Psikopat Role Player
Destiny R. Thallimar


Mesaj Sayısı : 134
Yaş : 28
Tarafı : Aydınlık.
Kan Durumu : Safkan.
RP Yaşı : 16
RP Sevgilisi : --
Asa : Doğruluk Kanatları~
Galleon : 56631
Kayıt tarihi : 04/01/09

Bilgilerim
Sağlık:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left5/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (5/100)
Seviye:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left5/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (5/100)

*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty
MesajKonu: Geri: *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )   *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Icon_minitimeC.tesi Mart 28 2009, 22:08

Derse geç kalmamış olmayı umarak,aceleyle alt kata indi. Koridorda gezinen birkaç öğrencinin alçak sesli konuşmalarını saymazsak,her tarafa sessizlik hakimdi. Kulağına gelenler doğruysa eğer,Tılsım profesörü henüz çok yeniydi. Kesin olan birşey varsa,o da ilk izlenimlerin çok önemli olduğuydu. Bu iki bulgu birleştirildiği zaman ortaya çıkan sonuç şu şekilde;

'İlk dersten geç kalmak,yeni ve genç profesörler üzerinde iyi bir izlenim bırakmaz.'

Soğuk terler dökerek dersliğe girdiğinde,sınıfın pek de kalabalık olmadığını fark ederek derin bir nefes aldı. Öğrenciler son hazırlıkları yapıyor,sözü edilen profesörse düşünceli bir şekilde masasında oturuyordu. Oldukça ilginç bir havası vardı. Hem görünümü,hem de takındığı tavırlar sanki onu farklı kılıyordu. Belki de yaşça diğer profesörlerden küçük olması Destiny'nin düşüncelerini bu yönde etkilemişti.

Sınıftaki tek pencere,masanın yanındaydı ve bu ortama karanlık bir havanın çökmesine neden oluyordu. Karanlık ve boğucu... Destiny sıkılmaya başladığını hissetti. Profesör de saatine baktı ve zamanın geldiğini düşünerek siyah cüppesinden bir asa çıkarttı. Adeta marifetlerini göstermek istercesine asasını havada gezdirdi.

Adım: Kyan Carver Andie
Ders: Tılsım Dersi

Konu: Accio Büyüsü

Beliren cümleler dersin başladığını ifade ediyordu. Accio büyüsü mü? Duymuş olabilirdi. Fakat işlevi hakkında hiçbir bilgisi yoktu. Yeniden konuşmaya başlayan profesör,Destiny'i kafasını kurcalayan düşüncelerden uzaklaştırdı.

-Adımı hepiniz öğrendiniz herhalde. Sizin gibi olmasada Hogwarst'ta sizden daha yeniyim. Bu benim sizlere ilk dersim. Hepinize şunu söylemeliyimki benden çekinmenize hiç gerek yok. Sizin gibi bende iki yıl önce bu sırarlardaydım. Bu nedenle sizi benden iyi benide sizden iyi kimse tanıyamaz.

Destiny bu sözle birlikte gülümsedi. Henüz yeni olan bir profesörün tecrübesiz olduğu doğruydu. Hatta bu,dersteki başarı oranını da etkileyebilirdi. Ancak,kısa süre önce tıpkı kendisi ve diğer öğrenciler gibi bir öğrenci olduğu,daha açık bir dille sınav kaygısı ve genç olmanın verdiği çeşitli sıkıntılar yaşadığı göz önüne alınırsa profesörün empatik becerilerinin gelişmiş olma ihtimali yüksekti. Destiny,Hogwarts'ta geçirdiği dönem boyunca dostane tavırlar sergileyen profesörlere karşı ayrı bir sempati duymuş ve derslerine de gereken önemi -belki de daha fazlasını- vermişti. Bu yıl,Tılsım dersinin de zevkli geçeceğini umdu.

Görünüşe bakılırsa,herkesin bu konudaki düşüncesi farklıydı. Bu sözler üzerine derslikte bir uğultu baş göstermişti. Mr. Andié'nin dersin başladığını bildiren uyarısıyla herkes sustu.

-Evet sevgili arkadaşlar aranızda Accio büyüsünü ne işe yaradığını bilen var mı? Eminim hepiniz bu büyü hakkında bildikleri vardır. Accio büyüsü bir tür çağırma büyüsüdür. Yerini hatırladığınız eşyanızı siz uzakta olsanız bile onu hayal ederek büyüyü yapmanız size yardımcı olacaktır. Bu büyü büyücülük dünyasında en sık kullanılan büyülerden biridir.

Günlük hayatta kullanabileceği bir büyü olması,Destiny'nin ilgisini arttırdı. Gerçi bu dağınıklıkla,hangi eşyanın nerede olduğunu bilmesi zordu. Bundan sonra daha düzenli olacaktı. Evet,evet... Hayatında köklü değişiklikler yapması gerekiyordu. Birden durakladı,dağınık bıraktığı onca şeyi toplamak birkaç yılını alabilirdi. En iyisi rutin yaşantısına devam etmekti.

Öğrencilerden biri söz isteyerek konuştu;

-Profesör acaba bu büyüyü şimdi deneyebilecek miyiz?

Dersin böylesi meraklı takipçileri olması şaşırtıcıydı. Öte yandan,iyiye işaretti.

-Evet arkadaşlar hepinizin bu büyüyü uygulamak istediğinizi gözlerinizden okuyabiliyorum.

Olumlu yanıt gelince Destiny asasını çıkarttı. 'Doğruluk Kanatları' adını taşıyan asa,tam da Destiny'nin karakterini yansıtacak şekilde dürüstlüğü simgeliyordu. Destiny'nin genelde uygulamalı derslerde başarılı olmasında asanın payı olup-olmadığı tartışılırdı.

Basit bir mateyal kullanmanın işini kolaylaştıracağını düşünerek,asayı önünde duran tüy kaleme yöneltti.

-Accio kalem!

Beklenen sonuç gelmişti,kalem elindeydi. Gururla gülümsedi. Büyüyü bir de daha büyük eşyalarla -örneğin çanta- denedikten sonra sıkılıp etrafında denemeler yapan öğrencileri izlemeye başladı. Profesör de halinden memnun bir edayla sıraları geziyordu.

-Aferin çoçuklar hepiniz bir nesneyi çağırmayı başardınız. Sizinle gurur duyuyorum. Bu büyüyü günlük hayatta sık sık uygulayabilirsiniz. Çünkü bu büyünün hiçbir yan etkisi ve cezası yoktur. Ama iyi konsantre olmadan bu büyüyü yaparsanız eşyanın sizin yanınıza gelmesi yerine siz onun yanına gidersiniz. Sakın bunları unutmayın!

Bu bilgiyi de kafasına not etti. Yani,ilerleyen günlerde hatırlanması gereken,fakat unutulanlar bölümüne...

-Dersimiz bugünlük burada bitmiştir... Hepiniz çıkabilirsiniz...

Yavaş yavaş eşyalarını toplamaya başladı. Sorunsuz bir ders geçirmenin verdi mutlulukla derslikten ayrıldı.



Değerlendirme

öncelikle dersime katıldığın için teşekkür ederim. Rp gelecek olursak Rp ilk ders için güzeldi. Betimlemeleri biraz daha fazla yaparsan iyi olur ama bir 4. sınıf öğrencisi güzel bir Rp idi. Sonuç olarak:


*Uzunluk +2
*Özgünlük +3
*Kurgu +3

*Görsellik +2


ilk ders için aldığın not: 10 ( Olağanüstü ) puandır.



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Crysania J. F. Majere
Ölü Role Player
Crysania J. F. Majere


Mesaj Sayısı : 307
Nerden : SatüRN
Tarafı : Tarafsız...
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 15
Asa : Tılsımın Gizémi
Evcil Hayvan : Cassiél [Yarasa]// Icé [Kédi]
Galleon : 57450
Kayıt tarihi : 03/09/08

Bilgilerim
Sağlık:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left100/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left10/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (10/100)
Seviye:
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Img_left10/100*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty_bar_bleue  (10/100)

*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Empty
MesajKonu: Geri: *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )   *3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline ) Icon_minitimePaz Mart 29 2009, 15:50

"Nerde bu kitap?!" Crysania yatağının üzerine yığdığı kitap, parşomen ve tüy kalemlerin bütünleşerek oluşturdukları yığında birşey arıyordu. Bir kaç tüy kalem daha yere düşmüştü. Sinirli değildi ama kesinlikle sakin olduğu söylenemezdi. Yatakhanede birinci sınıftan birkaç kız kalmıştı ve şaşkınlıkla Crysania'ya bakıyorlardı. Crysania onların alay durumunda kullanabilecekleri birşeyler aradıklarını fazlasıyla iyi sezmişti. Başını kitap yığınından kaldırdı ve kızların durduğu yere çevirdi. Hiddet dolu bakışlarla kızlara bakıyordu. Bu seneki birinci sınıflarda normalden daha fazla aşırı kendini beğenmiş bir kitle vardı ve bunlardan bazıları sinirine dokunuyordu. Bakışlarını Marlyssa'ya çevirdi; ikizi çantasını kendi yatağının üzerine bırakmış dolabında birşeyler arıyordu. Kızlar yüzlerine alayla karışık, sahte bir gülümseme yerleştirmeye çabasına girmişlerdi. Ama Crysania'nın onlara yöneltildiğinden beri bakışlarının söylediği -değişmen- şey "Kaybolun"dan başka birşey değildi. Belli ki geçen bir hafta içinde onlardan büyük sınıftakilerin "ikizlere bulaşmayın"larına aldırmamışlardı. Geçen zaman kızların yüzüne gülümese değil bir tedirginlik yerleşmesini sağlıyordu ama Crysania için tam bir zaman kaybından başka birşey değildi. Marlyssa elinde birkaç parşomenle gelmişti, birinci sınıflara döndü, "Kaybolmayı mı tercih edersiniz, buna zorlanmayı mı? Karar sizin ama süreniz kısıtlı" demişti. Şimdi alaycı bakışlar ikizlerin yüzündeydi. Kızlar kısa bir süre daha Marlyssa ve Crysania'ya baktıktan sonra arkalarını dönüp çıkmışlardı yatakhaneden. Crysania başını tekrar karışık yığına çevirdi.

~ Yok! Yok ve yok! Hiç bir yerde bulamıyorum şu lanet kitabı.

dedi, bakışları hala yığının üzerindeydi, sesinden anlaşılan kesinlikle ona bulaşmak için uygun zaman değildi. Birden kendisine uzatılan kitap duraksamasına neden olmuştu.İkizinin kendisine uzatmakta olduğu Tılsım-Muska dersine ait olan kitabı hiddetle aldı. Marlyssa'nın bu hiddeti umursamayacağını biliyordu , bu hiddetin ve sinir kendineydi. "Geç kalmak istemiyorsak en kısa zamanda derslikte olmamız gerekmekte sanırım." Crysania ayağa kalktı ve umutsuzca yatağının üzerindeki yığına baktı."Geç kalmamak... İmkansız." diye geçirdi içinden. Gerçekten de zor görünüyordu ki kitapları çantasının içine tıkıştırma işinden sonra kendisini toplaması gerekiyordu. Marlyssa, Crysania'nın çantasını yığının yanına bırakmıştı. Crysania çantasını aldıktan sonra içine tıkıştırdığı birkaç parşomen ve tüy kalemle birlikte Tılsım kitabını da koymuştu.

~ Gidelim.

dedi Marlyssa'ya. Bu sefer umutsuz bakışları ikiz ona yöneltmişti. Crysania'nın yüzünde oluşan anlam veremediğine dair olan belirtilerle birlikte Marlyssa aynaya çevirmişti yönlendirici bakışlarını. Crysania arkasını döndü ve duvara asılı, koyu yeşil çerçeveli boy aynasına baktı. Günün ikinci duraksamasını yaşamıştı. Kitap arama işindeyken saçlarının ve cüppesinin bu kadar dağılabileceği aklına hiç gelmezdi.

Üçüncü kata çıkan merdivenlerden çıkarken sabah karmaşasından kurtulmuştu Crysania. Tılsım profesörü yenilerdendi, bu dönem yeni gelen profesör sayısı öncekilere göre fazla geliyordu Crysania'ya, bir çok öğrenciye de olduğu gibi... Tılsım dersliğine girdiklerinde profesörün derslikte olduğunu farketmişlerdi. Profesöre dikili bakışlarını çekip ikizine yöneltmişti o da yeni profesörü süzüyordu bakışlarıyla. Arka sıraya doğru ilerlediler ve köşedeki sıraya oturdular. Çekik gözler nereye ait olabilir diye düşünüyordu bir yandan. Sonra umursamazca omuz silkti ve önüne döndü. Bu ders sadece üçüncü ve dördüncü sınıflar içindi. En sonunda bücürlersiz bir ders olacaktı. Önlerinde oturan kız anında arkasına döndü "Japon, Çinli hangisidir? Kore de olabilir aslında" Crysania bakışlarını kıza dikmişti. "Ah, hayır olamaz" diye geçirdi içinden. Bakışlarını Marlyssa'ya çevirmişti, aynı düşünceler içinde olduğu belliydi. Susan'ı nasıl farkedememişlerdi ama farketselerde birşey değişmezdi her derslikte en arka, köşe ikizlerin sırasıydı ve beraber derse girdikleri herkes bunu bilirdi.Susan'ın yanında oturan kızıl saçlı bir kız da arkasına dönmüştü bu sefer. "Kyan Andié, İspanya'da doğmuş ve Gryffindor mezunuymuş" bu fısıltı halinde söylenmişti. Susan bakışlarını yanında oturan kıza çevirdi, ve umutsuzca başını sallayarak önüne döndü. Crysania'nın yüzünde beliren alay ifadesi, kurtulmuş olmanın mutluluğuyla birleşmişti.
"Adım: Kyan Carver Andie
Ders: Tılsım Dersi
Konu: Accio Büyüsü"

Crysania havada duran yazılara baktı. Accio büyüsü işi biraz can sıkmıştı. Bu kadar kolay bir büyüyü mü göreceklerdi? Bu büyüyü daha önce öğrenmemişler miydi ki? ''Adımı hepiniz öğrendiniz herhalde. Sizin gibi olmasada Hogwarst'ta sizden daha yeniyim. Bu benim sizlere ilk dersim. Hepinize şunu söylemeliyim ki benden çekinmenize hiç gerek yok. Sizin gibi bende iki yıl önce bu sırarlardaydım. Bu nedenle sizi benden iyi beni de sizden iyi kimse tanıyamaz.'' demişti profesör. "Daha yeni mezunlardan..." diye geçirdi içinden Crysania.Ön sıradaki iki kız ,profesöre gülümseyen gruba katılmışlardı. Susan Ravenclaw'daydı ama dışardan biri asla bir Ravenclawlı olduğunu anlayamazdı, kızın bu "zeka"yı saklama konusundaki becerisi kimse de yoktu(!). ''Evet arkadaşlar derse başlayabiliriz.'' demişti profesör. Accio büyüsünü yapamayan olacağını sanmıyordu Crysania.Sıraların arasından dolaşmaya başlayan profesörden aldı bakışlarını ve çantasından bir parşomen çıkardı. Sıranın üzerindeki kalemle parşomene birşeyler karalamaya başlamıştı. ''Evet sevgili arkadaşlar aranızda Accio büyüsünü ne işe yaradığını bilen var mı? Eminim hepiniz bu büyü hakkında bildikleri vardır. Accio büyüsü bir tür çağırma büyüsüdür. Yerini hatırladığınız eşyanızı siz uzakta olsanız bile onu hayal ederek büyüyü yapmanız size yardımcı olacaktır. Bu büyü büyücülük dünyasında en sık kullanılan büyülerden biridir.'' demişti profesör. Crysania'nın dudakları alaycı, çarpık bir tebessümle eğildi. "Bilmeyen var mı dese daha uygun olurdu" diye mırıldanmıştı Marlyssa yanında.

~ Bilmeyen de "kaybolsun" grubuna...

dedi, yüzündeki tebessümle sınıfta göz gezdirdi. O sırada parmak kaldıran birini farketmişti. "'Profesör acaba bu büyüyü şimdi deneyebilecekmiyiz.'' demişti kalkan kişi. Crysania işte o an içinde bastırdığı alaycı gülümsemesi gözlerine yansımıştı. Bıraksalar o nadir duyulan alaycı kahkasını engelleyemezdi. Yerine oturmuştu çocuk ama Crysania'nın bakışları söylenin kim olduğunu arıyordu. ''Evet arkadaşlar hepinizin bu büyüyü uygulamak istediğinizi gözlerinizden okuyabiliyorum.'' demişti profesör. Crysania gözlerini devirdi, isteyen kimdi ki... Böyle bir büyü derste denemeye bile değmezdi.Sıkılmıştı... Hemde fazlasıyla bu ders alaycı kişiliğe sahip biri için büyük bir alay kaynağı olabilecek derslerden biriydi ama ne Crysania ne de Marlyssa öyle kişiliklere sahiplerdi. Asaları elinde "Accio..." diyip duran öğrenciler içinde Crysania çizimine gömülmüştü. Geçen zamanlar sonunda parşomene baktı göl kenarında güneşin doğuşunu temsil eden bir çizimdi. Resim yapabilmeye dair birşeyler becerebiliyordu Crysania veya yazı yazma... Duygularını dış dünyaya -ikizi dışında- böyle aktarıyordu. '' Aferin çoçuklar hepiniz bir nesneyi çağırmayı başardınız. Sizinle gurur duyuyorum. Bu büyüyü günlük hayatta sık sık uygulayabilirsiniz. Çünkü bu büyünün hiçbir yan etkisi ve cezası yoktur. Ama iyi konsantre olmadan bu büyüyü yaparsanız eşyanın sizin yanınıza gelmesi yerine siz onun yanına gidersiniz. Sakın bunları unutmayın! '' , Crysania çizimini yaptığı parşomeni çantasına yerleştirdi. ''Dersimiz bugünlük burada bitmiştir... Hepiniz çıkabilirsiniz...'' ,Crysania arkasına yaslandı, bütün sınıfın boşalmasını bekliyordu. Kimi profesöre birşeyler söylüyor kimi ders hakkında konuşuyordu. Bu büyü hakkında konuşacak ne vardıysa artık... Sınıfın boşalmasıyla ikizler derslikten çıktılar...




Değerlendirme

öncelikle dersime katıldığın için teşekkür ederim. Rp gelecek olursak Rp ilk ders için güzeldi. Betimlemeleri biraz daha fazla yaparsan iyi olur ama bir 3. sınıf öğrencisi güzel bir Rp idi. Sonuç olarak:


*Uzunluk +2
*Özgünlük +3
*Kurgu +3

*Görsellik +2


ilk ders için aldığın not: 10 ( Olağanüstü ) puandır.



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
*3 ve 4. Sınıfların İlk Dersi ( Offline )
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Accio-Hogwarts ::  - Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Akademisi - :: Hogwarts 3. Kat :: Tılsım Dersliği-
Buraya geçin: