Accio-Hogwarts
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



Kurgu: Loinkaos - Yıl: 1971 - Hava: Yağmurlu - Tema: Gündüz
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Bulutlar Kadar Özgür Olsam

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Misafir
Misafir




Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty
MesajKonu: Bulutlar Kadar Özgür Olsam   Bulutlar Kadar Özgür Olsam Icon_minitimePerş. Mart 12 2009, 17:46

Sessiz ve sakin bir şekilde , buz tutmuş Kara Göl'e doğru yürüyordu. Esen rüzgâr aklında ki tüm herşeyi alıp götürmüştü. Dersler de başlamıştı zaten.. Hangisi ile uğraşacaktı ki ? Okul da bu sene olacakları düşünemiyordu bile. Ama o gene de baygın baygın bakan gözleri ile , Kara Göl'e giden uzun yolda yürüyordu. Hogwarts'ta bulduğu kısa yollardan birinden geçebilirdi belki de ama ilk defa uyuşukluğunu yenip yürümek istemişti - yolda pişman olsa da -. Okul yeni acıldığı için coğu kişi , derslerden cok dışarı da oturup eğlenip gülüşürken , Craig herkese selam vermekten bıkmış bir şekilde ilerliyordu. Sonunda hepsinden uzaklaşmış , Kara Göl'e biraz daha yaklaşmıştı. Uzun zamandır onu düşünüyordu. Onu trenden inerken görmüştü.. Adını bile bilmediği bir kıza aşık olmuştu. Uzun süredir yağmayan yağmur ; Yeniden başlamıştı. Yavaş yavaş hızlanan yağmur , Craig'i bir anda sırıl sıklam bırakmıştı. Cüüppesini ve süeterini giymemiş , üzerinde sadece siyah Hogwarts pantolonu ve pantolunundan dışarı cıkmış gömleği üzerinde idi. Tahminen bir profesör görse gene kendisine bin bir tane laf söyleyecek ve azarlayacaktı.

Kara Göl'ün çimlerine ilk adımın attığında , üstünde ki tüm negatif enerjinin ve aktifliğin gittiğini hissetmişti. Yürüdükçe tekrar eski Craig oluyordu. Hayattan bezmiş , uyumak herşeyi olan , uyuşuk Craig. Cok yürümeden bir ağacın altına kendini bırakmıştı. Ağacların arasın dan tüm havayı kaplayan kara bulutları izliyordu. Yağan yağmur hala devam ediyordu. Craig'e göre yağmur ; Bulutlar ve su damlacıklarının , dansı ve yarattığı eşsiz müzik idi.. Derin bir oh cektikten sonra herkes tarafından kolayca duyucak bir ses tonu ile "Keşke , sizin gibi özgür olabilsem.." dedi. elini kafasının altına koyarak yan tarafına dönmüştü. Yanında ki cimleri tek tek koparıyordu. Kitiara ne yapıyordu acaba ? Onun tüm herşeyini bilen tek kişi. Herşeyin dışıdna Alexis napıyordu ? Craig olmadığı sürece aile de kimse onun yanında olmazdı bu yıllardır böyle olmuştu. "Alexis'i kötülemeyi ne kadar daha düşünüyorsun Kitiara ?" dedi , Craig.. "Ama sen hep onun arkasındasın Craig , bunu niye yapıyorsun?" sözünü keser gibi biter bitmez girmişti lafa. Craig , uzun süreden sonra ilk defa , sert ve kırıcı ses tonunu kullanmıştı. "Belki de bu aile de onu koruyan kimse olmadığı içindir ha ? Ne dersin Kitiara ?" dedi. Kendine geldiğinde , hala çimleri koparır bir şekilde Kara Göl'e bakıyordu. Yağmur ise şiddetini iyice arttırmış Buz tutmuş Kara Göl ile muhteşem bir uyum sergiliyordu. "Umarım kavga etmiyorsunuzdur. Kitiara ve Alexis...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Serah D. Illius
Ravenclaw 4. Sınıf
Ravenclaw 4. Sınıf



Mesaj Sayısı : 5
Galleon : 55370
Kayıt tarihi : 10/03/09

Bilgilerim
Sağlık:
Bulutlar Kadar Özgür Olsam Img_left100/100Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
Bulutlar Kadar Özgür Olsam Img_left100/100Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
Bulutlar Kadar Özgür Olsam Img_left100/100Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty_bar_bleue  (100/100)

Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty
MesajKonu: Geri: Bulutlar Kadar Özgür Olsam   Bulutlar Kadar Özgür Olsam Icon_minitimePerş. Mart 12 2009, 18:02

En sonunda koca bir yaz tatili bitmiş ve hayatındaki değişikliklerden olan yere gelmişti. İkinci (!) yuvası olan Hogwarts. Gerçi Hogwarts olmasa doğru düzgün evde gibi hissetmeyecekti kendisini. Ne de olsa pek evde duran bir yapısı yoktu. Daha çok belalar açardı başına ve hastanelerde gezinirdi. Bir de karakollarda. Artık tanımıştı kendisini polisler. Hatta muhabbet etmeye bile başlamışlardı. Ne zaman karakola ya da hastaneye düşse feci derecede sinirli olan ailesiyle karşılaşıyordu. Demedikleri şey kalmamıştı. Neredeyse kendisini öldürecek kadar işkence yapıyordu babası. Gerçi bu onun dayanıklılığını artırıyordu. Yaptığı büyüleri ezberleme çabalarına girmişti. Geleceği belki de katı mizaçlı olan babası gibi karanlık yola düşecekti. Gerçi o annesine çekmişti. Neşeli ve etrafındakileri güldürmeye çalışan biriydi. Adımları onu Kara Göl'e doğru götürürken çimenlerin üzerinde oturan bir silüet gördü. Yalnız gözüküyordu ve yanına gitmek istiyordu. Onun yanına yavaşça yaklaştı. Kahverengi gözlerini çocuğun tatlı hatları olan yüzüne yönelterek yüzüne sempatik bir gülümseme yerleştirmişti.
"Oturabilir miyim yalnız kişi? Bu arada, adım Serah, Serah Illius." dedi masum ve sevimli olduğunu düşündüğü bir yüz ifadesiyle. Çocuğun neden yalnızo lduğunu merak etmişti. Okulun ilk günü genelde öğrenciler hemen arkadaşlarıyla kaynaşırlardı...(daha sonra uzatacağım...)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty
MesajKonu: Geri: Bulutlar Kadar Özgür Olsam   Bulutlar Kadar Özgür Olsam Icon_minitimePerş. Mart 12 2009, 23:40

-"Alexis'i bırakıp , Hogwarts'a gitmelisin Craig. Bu senin hayatın sırf onu korumak için hayatından vazgeçemezsin."

-"Bu sizi hiç ilgilendirmez Abla. Alexis'i tek koruyan benim bu evde eğer yanlız kalırsa iyice yanlız kalıcak. Aslında hiç birinizi bırakmak istemiyorum. Ama özellikle Alexis'i Kitiara."

Craig , çimenleri yolmaya hala devam ediyordu. Ailesi ile geçen tüm diyologlar ve konuşmalar tek tek aklından geçiyordu. Uzun zamandan beri ilk defa kendini bu kadar sorumlu hissediyordu. Alexis'i gene yanlız bırakmıştı. Aslında bu sene cok düşünmüştü gelip gelmemeyi , ama yinede bilmiyordu. Ne yapabileceği hakkında bir fikri yoktu. Alexis tek kişi olmasına rağmen kesinlikle kendini koruyabilitesi olan bir kişi idi. Bunu cok iyi biliyordu. Ama yinede onu yalnız bırakmak ? Craig , ne yapıcağını bilmiyordu. En kısa sürede Alexis'e bir mektup atmalıydı. Buz tutmuş Kara Göl , hiddetlenene yağmur ile kendini cok iyi derecede gösteriyordu. Craig'in Aklı tekrar geçmişte ki konuşmalara dalmıştı. Belki de unutmak istediği tek konuşma idi.

-"Kitiara , hep merak ettiğim bir soru var. Niye böylesin ? Yani sonuçta annelerimiz farklı ama sen bana sanki anne ve babamız aynı gibi davranıyorsun.. Eğer beni ezik gibi mi görüyorsun ?"

"Asla Craig. Biz bir aileyiz. Annelerimiz farklı yada aynı da olsa biz bir aileyiz. Bunu kimse değiştiremez. Seni ezik gibi mi görmek ? Bu zekâ ile mi ? Benimle dalga mı geçiyorsun ? Seni gerçekten kardeşim gibi seviyorum. Zaten öyleyiz başta soyadlarımız ve kanlarımız aynı.. Annemiz farklı olabilir ama babamızın suçu yüzünden bunu birbirimizden cıkaramıyıız."

dedi , Kitiara. Belki de Kitiara'nın Craig'in içini rahatlatan tek cümleleri bu idi.. Bu cümleden sonra bu aileye olabildiğince bağlanmıştı. Ailesi içinde hep kavga etse de dışarıya yansıtmayışı ve dışarı da bir anda birbirlerine kenetlenişi.. Gerçekten birbirlerine karşı sevgilerini gösteriyordu. Craig , uzaktan gelen bir silüet görmüştü. Kişi yakınlaştıkca silüet , daha belirginleşiyordu. Craig , kızın yüzünü gördüğünde , yolduğu cimleri bir anda elinden bırakmıştı. Bu kız o kız idi. Tren de görüp plâtonik aşık olduğu kız.. Yanına geliyor gibi gözüküyordu. Ama niye gelmiyordu ki ? Craig , kendi kendine bunu düşünürken ; Soğukkanlılığını toplamış , düşüncelerinin hepsini bir anlık bile olsa kafasından atmıştı. Kız olabildiğince yaklaştıktan sonra , sonunda kız yanına gelmişti. Craig , kendini düzeltip yattığı pozisyondan sırtını ağaca yaslayarak oturma pozisyonu almıştı. Gelen kız da yüzüne yaydığı küçük bir gülümseme ile konuşmaya başladı.

-"Oturabilir miyim yalnız kişi? Bu arada, adım Serah, Serah Illius."

-"Craig , Craig Justin Archman. Tabiki oturabilirsin."

dedi Craig. Kendini kenara iterek Serah'a oturması için yer açmıştı. Serah'ı süzerken uzaktan gördüğünden daha güzel bir kız olduğunu söylemesi kesinlikle yanlış olmazdı.. Kendi kendine mırıldınışlarını bile bir an farketmemişti. Kahverengi saçları beyaz teni ile çok güzel uyuşuyordu. "Güzel" dedi , mırıldanmalar arasında. Kızın gözlerine bakmadan duramıyordu. Sonunda kafasını , tekrar eskisi gibi buz tutmuş Kara Göl'e cevirebilmişti.

-"Kara Göl'ün buz tutmuş hali ile Yağmur birleşince daha güzel bir görüntü cıkıyor değil mi?"
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Serah D. Illius
Ravenclaw 4. Sınıf
Ravenclaw 4. Sınıf



Mesaj Sayısı : 5
Galleon : 55370
Kayıt tarihi : 10/03/09

Bilgilerim
Sağlık:
Bulutlar Kadar Özgür Olsam Img_left100/100Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
Bulutlar Kadar Özgür Olsam Img_left100/100Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
Bulutlar Kadar Özgür Olsam Img_left100/100Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty_bar_bleue  (100/100)

Bulutlar Kadar Özgür Olsam Empty
MesajKonu: Geri: Bulutlar Kadar Özgür Olsam   Bulutlar Kadar Özgür Olsam Icon_minitimeCuma Mart 13 2009, 20:48

Çocuğun kendisini gördüğündeki yüz ifadesi Serah'ı oldukça şaşırtmıştı. Sanki bir an karanlıkta kaybolmuş birisi güneş ışığını yeniden farkettiğinde yüzünde oluşan şaşkınlık ifadesine benzer bir ifadeye bürünmüştü. Ne olduğunu pek anlamasa da belki karşısında yeni bir arkadaş oturuyordu kız için. Belki de anlaşamayacaklar ve ileride düşman olacaklardı. Çocuğun saçlarına takıldı gözü. Sarı ve kıvırcık, gerçi şuan kısa olsa da kıvırcık saç özelliklerini gösteriyordu. Kıvırcık. Kıvırcık saçlarla ilgili bağdaştırdığı bir teorisi vardı. Hayatındaki kıvırcık saçlı insanlar ise genelde ona zarar veriyordu. Gerçi bu belki bir uydurmaydı kendi kafasında oluşturduğu. İlk kez gördüğü biri kendisine zarar vermeyi düşünemezdi ya. Craig'in gözlerine bakarken uzun süre gözlerini gözlerinde unuttuğunun farkına vararak Kara Göl'e çevirdi bakışlarını. İtiraf edemese de kafası karışmıştı. Kalp atış ritminin neden bir anda bu kadar hızlandığını anlayamıyordu. Bu kadar yakınında olunca farketmişti çocuğun aslında ne kadar tatlı olduğunu.

Craig'in sorusuyla Kara Göl'ü süzerken gölün güzelliğini ilk defa görmüş gibiydi sanki. Genelde burada tek başına oturur ve hüznü hissederdi. Arkadaşlarıyla hiç göremezdi buranın ne kadar güzel olduğunu ama yanında oturan çocuk. İşte o daha farklı bir şekilde bakmasını sağlamıştı buralara. Buzlu karanlık göl. Büyülü rüyalardan kopup gelmiş gibiydi. Farketmeden bir tebessüm kaplamıştı dudaklarını. Kalp atışları Craig'in yüzüne baktığında delirmiş gibi atıyordu, bunu onun duymamasını umdu. Dudaklarını aralayıp nazik bir sesle konuştu.

"Evet, çok güzel. Yalnızken insan pek farketmiyor ama. Bu arada.. Seni daha önce görmemiştim, dışarıda pek gezmez misin Craig?"

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Bulutlar Kadar Özgür Olsam
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Accio-Hogwarts ::  - Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Akademisi - :: Okul Bahçesi :: Kara Göl-
Buraya geçin: