Accio-Hogwarts
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



Kurgu: Loinkaos - Yıl: 1971 - Hava: Yağmurlu - Tema: Gündüz
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Leon Aaron D. Bravery
Hufflepuff 4. Sınıf
Hufflepuff 4. Sınıf
Leon Aaron D. Bravery


Mesaj Sayısı : 84
Yaş : 30
Nerden : Arizona-Tucson.
Tarafı : Aydınlık
Kan Durumu : Muggle Doğumlu
RP Yaşı : 16
RP Sevgilisi : --
Asa : Sahte Mutluluk
Galleon : 55823
Kayıt tarihi : 21/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)

::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty
MesajKonu: ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...   ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Icon_minitimePtsi Mart 02 2009, 18:02

Yağmurlu bir sabahtı... Hogsmade sokağının tanındık bölgelerinde yürümekteydim. Üzerimde ne vardı? Düşünmek bile istemiyordum. Çünkü sokakta biri beni görse eminim "Kendini çirkinleştirmek için epey bir uğraşmış" derdi. Çünkü öyleydi. Bu gün kendimi çirkinleştirmek için uğraşmış ve çabalamıştım. Sonunda olmuştu! Sahipsiz bir dünya da sahipsiz bir çocuğun rolünü oynuyordum... Sorun bende miydi yoksa dünyada mı bunu bilmiyordum. Fakat kendimi temize çıkartabilmek için, dünyanın suçlu olmasını umuyordum. Kendimi bu duruma kendi kendime sokamazdım! Son 1 senede böylesine değişemezdim. Bu hem bana, hem de çevremdekilere haksızlıktı...

Annem, bu yaz ilk adımını atmıştı. İyileşiyordu. Washington'a geri dönmek berbattı. Orada yaz tahmin ettiğim gibi geç gelmişti. Babamla Springfield'a gittiğimizde yağış vardı ve üzerimde bulunan tişört ile donmuş, hasta olmuştum. Bu beni şaşırtmamalıydı. Springfield asla Tucson gibi olamazdı. Annem beni gördüğüne çok sevinmişti, elbette ki bende öyle. Onu her yaz görmekteydim fakat bu yeterli değildi. Eskiden babamı göremiyordum. Şimdi ise ikisini birden… Çevremdekilerin -geçici de olsa- benden yavaş yavaş uzaklaştıklarını hissediyordum. "Benden uzaklaştıkları..." Kulağa tanıdık geliyordu. Kyndra Andié. Benden uzaklaşmıştı.

Onunla Hogsmade'de ilk karşılaştığım günü çok iyi hatırlıyordum. Onu ilk gördüğüm anda hissettiklerimi, onun yumuşak teninin saçtığı sıcaklığı... Her şey dün yaşanmış gibi üzerimde duruyordu. Her şey geçen sene, okuldayken başlamıştı. Ah, hayır... 2 sene önce, Hogwarts'ta başlamıştı. Kyndra'nın okula ilk başladığı sene, benim için mükemmeldi. 1. sınıfta duyduğum, hissettiğim yalnızlığın son gıdımlarını kullanıyordum ya da, yalnızlığa daha çok yaklaşmıştım. O anda bunu nasıl bilebilirdim ki? Kyndra benimdi! Yalnızca benim! Kulağa belki bencilce geliyordu, sanki kıskanç bir çocuğun haykırması gibiydi. Fakat bu benim gözümde böyle değildi. Küçüklüğümden beri onu tanıyordum ve benim Kyndra'm daima benim olmuştu. Ondan bir parça içerimdeydi, göğsümün tam altında, en önemli organımda saklıydı. Kalbimi ben yönetemiyordum, onun düşüncelerini ben okuyamıyordum çünkü resmi olarak, o benim kalbim değildi. Tümünü Kyndra'ya adamıştım, ona vermiştim. Benden uzaklaşmaya başlaması beni derinden sarsmıştı. İlk hafta yataklara düşmüştüm, çok hastalanmıştım. Sanırım bu, geçen sene olmuştu. Evet, senenin sonlarında... Çok iyi hatırlıyorum. O sene Kynrda'yı hiç görmemiştim. Hiç! Çünkü ne ben onu görmeye gitmiş, ne o bana bakmak içi uğramıştı. 1. sınıfta edindiğim tüm arkadaşlarımı geri çevirip, iptal ettim. Onları unutmak benim için çok kolay olmuştu. İçimde onlardan da hala iz vardı, fakat Kynrda'nın bıraktığı izler gibi değildi. Onların bıraktığı ufak bir yanık ise, Kynrda'nın bıraktığı keskin, derin ve acı dolu bir kesikti. O hastalığı yenmem zor olmuştu. Eh, hala daha yendiğim söylenemezdi. Fiziğim normaldi. Salığım yerindeydi. Sanki bana hiçbir şey olmamış gibiydi. Sanki hiç hastalanmamışım gibi. Fakat ruhum, tutsak gibiydi ve bazen çıkmak için bana yalvarıyordu.

Yağmurdan korunabilmek için, elimdeki kitap-defterleri başımın üzerinde tutmaya başlamıştım. Sakin bir tempoyla ilerleyen adımlarım, yağmurun bastırması ile hızlanmışlardı. Sağ elim ile açık olan yakamı elim ile kapatmıştım. Hastalanmak istemiyordum, tekrar... Neresi olursa olsun, takmayacaktım. Pis, çirkin veya... Oh! Kokulu. Daha fazla ıslanamazdım. Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...

Elim ile bir kapıyı tutmuş ve onu ittirerek açmıştım. Üç Süpürge ayaklarım altındaydı. Kuru ve sıcaktı. Yanan şöminenin sıcaklığı oradan tenime ilişmeyi başarmıştı. Derin bir nefes alıp, hâlâ başımın üzerinde duran defterlerimi çekmiş ve onların yapraklarına bakmaya başlamıştım. Dış kapakları bir-iki güne kalmaz yıpranırdı. Fakat yaprakları iyi durumdaydı. İşte, sevinmem için bir neden! Defter almayacaktım.

Cam kenarında bulunan boş bir masaya geçmiştim. Masa tahtadan yapılmıştı. Buradaki cafélerin hemen hemen hepsinin masa ve sandalyeleri tahtadan olduğundan bu beni artık rahatsız etmiyordu. Kendimi, kır pikniğinde gibi hissetmemi sağlıyorlardı. İçimi ısıtmak için bir fincan çay sipariş vermiştim. Bu mevsimde en iyi içilecek şey, ya çay ya kahveydi. Genelde kahve tercihim olurdu fakat bu sefer çayı denemek istemiştim. Defterlerimi ve çantamı masanın ortasına koyduktan sonra, üzerimdeki ıslak paltomu çıkartmış ve onu sandalyemin arkasına asmıştım. Bacaklarımı ileriye doğru uzatarak sol ayağımı, sağ bacağımın bileğinin üzerine koymuş ve üzerimdeki kıyafetlere gülünç bir ifade ile bakmaya başlamıştım. Pantolonumda sorun yoktu bu bir gerçekti. Fakat üzerimde annemin benim için ördüğü bir kazak vardı. Birincisi; kazaklardan nefret ederdim. İkincisi; bunu annem örmüştü ve onun... el becerisi pekâla pek yoktu ve Üçüncüsü; renk uyumu öyle gülünçtü ki, annemin arkama bir çiçek işlemediği kalmıştı. Açıkçası, şu anda nasıl göründüğümün hiç bir önemi yoktu. Hayat bana tatsız bir yemek gibi gelmekteydi. Yiyordum, bitiriyordum fakat tadını alamıyordum. İlk öğünümü çok fazla yemiştim. O yemeğin tadı bana gelmişti. O zamanlar küçüktüm, hayat bana elbette güzel gelirdi. Çabuk yemiş, bitirmiş ve yemeğin direkt mideme oturmasına izin vermiştim. Bunun sonucunda ise, kendimi son derece halsiz hissediyordum. Asla sindiremediğim bir yemeğe girişmiştim. Hâlâ yiyordum fakat keyif alamıyordum.

Sıcacık çayım hazırlanmıştı. Onu alarak avuçlarım içerisine almıştım. Dudaklarımı fincana yapıştırdım ve gözlerimi yumarak sıcak sıvının boğazımdan akıp gitmesine izin verdim. Bu duyguya bayılıyordum. Çabuk içmek, bitirmek istiyordum. Bana ter basmasını, yaz mevsimini tatmak istiyordum. Gözlerimi kapattığımda evimin yakınındaki o büyük kaktüsü hatırlamak istiyordum. Tucson'ı, yuvamı... Gözlerimi açtığımda, derin bir nefesli burnumdan vermiştim. Camın dışarısında ıslanan bir kızı görmüştüm. Yazık! Benim gibiydi. Islanmamak için, önüne hangi café gelirse geçecekti. Onunla tanışmak istemiştim. Yüzünü görmemiştim fakat boyu bana benim yaşlarımda olduğunu açıklamaktaydı. Belki, birkaç sene küçük… Umurumda değildi. Biriyle arkadaşlık kuramazdım. Bu benim için yasaklanmıştı. Edinmem gereken yalnızca bir arkadaş vardı ki o arkadaş, bin arkadaşa bedeldi. O kız tekrar aklıma gelmişti. Ah, Kyndra. Gülüşünü özlemiştim. En yakın arkadaşımın sesi... Artık hatırlayamıyordum. Ben ne yapmıştım?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://acciohogwarts.yetkin-forum.com/lejant-f15/leon-aaron-dext
A. Kyndra Bianchett
Ravenclaw 3. Sınıf
Ravenclaw 3. Sınıf
A. Kyndra Bianchett


Mesaj Sayısı : 83
Tarafı : Aydınlık
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 15
RP Sevgilisi : Coop Cooplowski
Asa : Kırılan Güzellik
Evcil Hayvan : Kara Kedi
Galleon : 55640
Kayıt tarihi : 21/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)

::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty
MesajKonu: Geri: ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...   ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Icon_minitimePtsi Mart 02 2009, 18:54

Gökten hızlı hızlı düşen büyük yağmur damlalarının altında öylece bekliyordu.Sırtını duvara dayamıştı ve gözlerini kapamıştı.Kaç yıl önceydi,üç yıl mı?Aynı yer,yılın aynı zamanı.Tek fark artık ne Leon aynıydı,ne Kyndra.Çok net hatırlıyordu,Leon'un annesine karşı beslediği -ya da besleyebileceği- nefrete karşı onu korumak istiyordu.Üç yıl önce burada,bunları düşünmüştü.Nefretin insanı ne kadar çabuk kuruttuğunu,nasıl değiştirdiğini.Ama sevgide değiştiriyordu,değil mi?Hem de çok.Hayır,iyi birine dönüştürdüğünü düşünmüyordu Kyndra.Tam tersine,kötü biri yapabiliyordu insanları.Hemde en iyi kalpli,en sıcakkanlı kişileri.Tabii ki Leon'u düşünüyordu.Tıpkı bir kaç aydır yaptığı gibi,her ne kadar düşünmemek için kendini zorlasada.Gözleri kapalıyken dudaklarının kenarı üzüntüyle aşağı sarktı.Zihninde uçuşan düşünceler,canını yakıyordu.Üç yıl önce ne hayaller kurmuştu!Leon ile aynı okuldaydılar,artık ailesi canını sıkamayacaktı.Her an görüşebileceklerdi.Ancak bütün bu hayaller,Kyndra'ya zarar vermişti.Çünkü gerçekleşmemişti hiç biri,hatta çok daha kötü olmuştu.Evet,aynı okuldalardı.Ancak Leon'un yeni arkadaşları herhalde çok daha ilginçti ki,Leon ile bir yıl önce görüşmüşlerdi.Tam hatırlamıyordu,belki de hatırlamamaya çalışıyordu.Sadece Hogwarts'ta görüştüklerini hatırlıyordu,ya da karşılaştıklarını ; her neyse.Şimdi dişleri sinirle sıkılmıştı.Yağmur damlalarının her düşüşü,yankı yapıyordu zihninde.Çok dikkat çekmemeye çalışarak -ki sadece bir kişi daha vardı sokakta- çıplak elleriyle kulaklarını tıkamaya çalıştı yağmur damlalarının yankısını susturabilecekmiş gibi.Ancak elbette,başaramamıştı.Ellerini indirdi ve başını gökyüzüne kaldırdı.Yağmur damlalarına hayatında ilk defa lanetler yağdırdı ve gözlerinin altındaki ıslaklığı sildi elinin kenarıyla.Hayır,ağlamıyordu.Ama oldukça yakındı,bugün sinirleri bozuktu.Çevresindeki herşey ona üç yıl önceyi hatırlatıyordu.13 yaşında kurduğu hayalleri.Ve bütün bunlar Kyndra'da bir şeyleri parçalama isteği uyandırıyordu.

Dayandığı duvardan tüm ağırlığını aldı ve yürümeye başladı.Sırılsıklam olmuştu.Rüzgar çok şiddetli esmiyordu.Sanki Kyndra'ya acımışta,onun başını okşuyormuş gibi geliyordu.Tıpkı bir anne gibi...Yağmurun şiddeti azalmamıştı ancak damlalar küçülmüştü.Kim bilir ne kadar zamandır yürüyordu dikkatini dağıtmak için.Ve yürürken başını yerden kaldırmıyordu.En sonunda ayağı bir taşa takıldığında hafifçe sendeledi,ardından duvara tutunarak durdu.Başını kaldırıp önüne gelmiş saçlarını kulağının arkasına attığında,buradan üçüncü geçişi olduğunu farketti.Uzun zamandır sadece olduğu yerde dolanıyordu demek ki.Kendi kendine alaycı bir gülücük attı.İçinde iki ses kavga ediyordu.Sıradan herkesin sahip olduğu çatışmalar gibi bu seslerden biri iyi,biri kötüydü.Ve içlerinden biri çok sık kazanmaya başlamıştı.*Hadi ama Kyndra,Leon senin kardeşin gibi.Onun sadece sana ait olmasını beklemek çok bencilce.Ve ona zarar veriyorsun,kendine de...* Ve elbette karşı ses,sertçe çıkışıyordu. *Hiçte bile!Kyndra haklı olduğunu biliyorsun.Eğer Leon da seni kardeşi gibi görseydi,onu en son bir yıl önce mi görmüş olurdun?* Sert,otoriter ses kazanmıştı.Belki her ikiside Kyndra'dan bir parçaydı ancak şu fazla iyimser olan ses,artık Kyndra'ya ait değilmiş gibi geliyordu.Bir yabancının sesi,elindeki pembe lolipopu yalayan sarışın,küçük bir kız çocuğunun sesi.*İşte böyle!* Bu sefer ses,sanki bir canavara aitmiş gibiydi.Her kötünün attığı gibi kahkaha atsa,tamamlanırdı.Belki de Kyndra yavaş yavaş bir canavara dönüşüyordu.Nefretin değil ancak öfkenin ve kıskançlığın kurbanı oluyordu.Önemli değildi,zaten Leon çoktan değişmişti.Artık ne için aynı,masum Kyndra kalacaktı?

Az önce ayağının takıldığı ufak taşa sert bir tekme attı.Yağmurun sesinden,taşın sesini duyamamıştı.Elini duvardan çekti ve gördüğü ilk caféye girdi.Burayı tanıması biraz zaman almıştı.İçerisi kalabalıktı,tıpkı üç yıl önce cafélerin hepsi gibi.*Hayır Kyndra...* dedi ve zihninde beliren Leon'un görüntüsünü dağıtmaya çalıştı başını iki yana sallayarak.Ancak gözlerini açtığında tam karşısında o tanıdık dağılmış saçları gördü.Dudaklarının kenarında oluşmaya başlayan gülümsemeyi birden durdurdu ve etrafta boş masa var mı diye baktı parmak uçlarında biraz yükselerek.Ne yazık ki -aslında Kyndra kendine bile itiraf etmesede sevinmişti- boş masa yoktu.İç geçirdi ve Leon'un oturduğu masaya doğru yürümeye başladı.'Eski arkadaşı' onu farketmiş gibi görünmüyordu.Evet,tanınacak halde değildi zaten.Büyük bir ihtimalle muggle dünyasında,sıradan bir hastaneye gitse morga kaldırılırdı.Ya da hemen bir odaya yatırılır,günlerce testler yapılırdı.Ah,neden bu hale gelmişti kendide bilmiyordu.Leon'un karşısındaki sandalyenin tam arkasında durdu ve cama yaslandı.'Merhaba Leon.' Sesi çatlak ve kısık çıkmıştı.Ve cümlelerinde genellikle 'Leon' kullanmazdı,eskiden.Sadece ciddi bir durum olduğunda,tıpkı üç yıl önce söylediği gibi,hani mektuplar hakkında olan?Ne kadar güzel telafi etmişlerdi bir buçuk yılı?Gözlerini Leon'unkilere dikti.Şimdi Kyndra'nın gözleri sönüktü,ilk defa...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Leon Aaron D. Bravery
Hufflepuff 4. Sınıf
Hufflepuff 4. Sınıf
Leon Aaron D. Bravery


Mesaj Sayısı : 84
Yaş : 30
Nerden : Arizona-Tucson.
Tarafı : Aydınlık
Kan Durumu : Muggle Doğumlu
RP Yaşı : 16
RP Sevgilisi : --
Asa : Sahte Mutluluk
Galleon : 55823
Kayıt tarihi : 21/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)

::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty
MesajKonu: Geri: ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...   ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Icon_minitimePtsi Mart 02 2009, 21:17

O, hiç aklımdan çıkmayan kız sanki gözlerimin önüne serilmişti. Her yüz onun yüzü, her ses onun sesiydi. Deliriyordum, bu bir gerçekti. Fakat bu kadar olamazdı! Bu kadar küstah bir hayatta yaşıyor olamazdım. Neden bana sürekli onun yüzünü gösteriyordu bu yaşam? Besbelli acı çekmemi istese de ben çekmiyordum. Onun –hayal de olsa- yüzünü görmek, onu unutmamamı sağlıyordu. Onu unutmak istemiyordum. Her anımı onunla paylaşmak ve her anımda onu hatırlamak istiyordum. Kyndra’yı unutmak… Affedilir bir davranış değildi. İyi bir davranış değildi… Derin bir nefes almak ile yetindim ve içip bitirdiğim boş çay fincanıma bakmaya başladım. Kendi yüzümü de öyle mi görecektim? Fincanın dibinde kalmış sıvıya bakamıyordum. Ya yüzüm onunki gibiyse? Ya öyleyse?...

Sırtımı sandalyeye yasladım. Bu sefer kollarımı göğsümün üzerinde kavuşturdum. Masanın ortasına bıraktığım çantamın içerisinden eski bir kitap çıkartmak istemiştim. Fakat sayfalar, yalnızca gözlerimi süslüyorlardı. Yazan tüm kelimeler sanki bana yabancıymış gibiydi. Ne bir şey anlıyor, ne bir şey yapasın geliyordu. İşte böyleydi, her günüm böyleydi…

Az önce dışarıda gördüğüm ıslak kız, benim masama doğru gelmeye başlamıştı. Sanki onunla tanışmak istediğimi anlamış gibiydi. Yüzüne bakmadım. Korkuyordum! Bu yabancı kızı da Kyndra olarak göreceğimden korkuyordum. Başımı sert tuttum, döndürmemek için kıvrandım. Başım kalkmasa da, gözlerim kalkmıştı. O yüzü görmüştüm. Ancak bu farklıydı. Gördüğüm yüz gibi çocuksu değil, daha olgundu. Gördüğüm yüzler gibi mutlu değil, solmuştu. Dudaklarından adımın çıktığını duymasam, belki de onun gerçek Kyndra olduğunu anlayamayacaktım. 'Merhaba Leon.' Ciddi ve resmiydi. Sanki o Kyndra değildi. Fakat artık emindim. En yakın arkadaşım, kardeşim, hayat anlamım, şu anda karşımdaydı. Fakat gözyaşlarımı zor tutuyordum. Kalbimdeki “Kyndra yarası” fazla acı vermekteydi. Sızlıyor, batıyordu. Batsın! Daha çok acımalıydı. Bu acıyı özlemiştim. Çünkü bu acıyı çektiren Kyndra’ydı. Onu özlemiştim. Boğuk, titrek fakat bir o kadar da cana yakın bir ses tonuna bürünmüş ve gözlerime doldurabildiğim kadar parıltı doldurmuştum. Fakat gözlerimdeki o parıltıların birçoğu gözyaşından ibaretti. Bunu biliyordum. Gözlerimi yummamalıydım… Gözyaşlarımın yanaklarıma doğru akmasından çekindiğim için değil. Gözlerimi kapatıp açtığımda, Kyndra’nın gitmiş olacağını görmek için. Bunu yapamazdım. Rüyamı durduramazdım!

“Kyndra! Otursana…” Elimi karşımdaki sandalyeye doğru tutmuş ve sandalyeyi dizim ile geriye doğru ittirmiştim. Onu hiç unutmadığımı göstermek istiyordum. Fakat hiçbir şey olmamış gibi yapamazdım! Onun gidişi benim için önemsizmiş gibi duruyordu. Üzüldüğümü belli edemezdim. Çünkü onu da üzmek istemiyordum. Peki, benim için üzüleceğini nereden biliyordum? “Bencil olmamalıydım!” Kyndra’da beni hala eskisi gibi seviyor olmalıydı. Sanırım…

O oturuncaya kadar, yaş dolu gözlerimi onun yüzünde gezdirdim. Sırtım istem dışı bir şekilde dikleşmiş ve Kyndra ile aramızda olan mesafeyi biraz kısaltmıştı. Nefes alış verişim son 1 yıldır böyle olmamıştı. Rahat nefes alabiliyordum. Burnumdan nefes aldığım zaman, odanın içerisindeki o nem kokusu burnuma ilişiyordu. Koku alabiliyor, hissedebiliyordum. İçerisinin ısısı soğuk bedenime çarpıp geri dönüyor, kanın yanaklarıma doğru çekilmesini sağlıyordu. Her yerim uyuşmuştu ve sıcaktan sızlıyorlardı. Böyle bir duygu muydu? Ölü bir kişiyi görmüş gibiydim. Ölü bir kişinin diri halini görmüş gibi… Çok sevdiğim birini… Bağırmak istemiştim o anda. “Benim için asla ölmedin!” Fakat yapamazdım. Yapamayacak kadar güçsüz ve sarhoştum. Karşımdakinin hala Kyndra olduğuna inanamıyordum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://acciohogwarts.yetkin-forum.com/lejant-f15/leon-aaron-dext
A. Kyndra Bianchett
Ravenclaw 3. Sınıf
Ravenclaw 3. Sınıf
A. Kyndra Bianchett


Mesaj Sayısı : 83
Tarafı : Aydınlık
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 15
RP Sevgilisi : Coop Cooplowski
Asa : Kırılan Güzellik
Evcil Hayvan : Kara Kedi
Galleon : 55640
Kayıt tarihi : 21/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)

::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty
MesajKonu: Geri: ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...   ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Icon_minitimePtsi Mart 02 2009, 21:53

Leon'un diziyle ittiği sandalyeye baktı kısacık bir süre.Kyndra için nereden baksan otuz,kırk dakika bakmıştı.Ancak bir kaç saniyeden ibaretti yalnızca.Savaş veriyordu içinde,gururlu kız ve Leon'u özlemiş Kyndra.Neden ikisinin ortasını bulamıyordu ki?Ya araya tamamen yüksek duvarlar örüyordu,ya da hiç bir şey yokmuş gibi davranıyordu,hatta belki daha bile samimi.Saçları Leon ile arasına girmişti o sandalyeye bakarken,yüzünü gizlemişti.Hızlı bir şekilde yüzünü buruşturdu sanki bir yumruk yemiş gibi -belkide yemişti- gururlu kız,düşmanını duvardan duvara vuruyordu.Ancak Leon'u özleyen kısmı yine de varlığını belli ediyordu.Yüzündeki kasları gevşetti ve sandalyeye oturdu.Camdan dışarı bakmaya başlamıştı istemeden,Leon'a bakamıyordu.Her ne kadar bir yıldır onu suçlasada,onunla aynı ortamdayken bu mümkün değildi.Onun tanıdık kokusu varken hele,kanındaki zehire karşı panzehir dolaşıyormuş damarlarında gibi hissediyordu.Biraz sadist bir düşünceydi belki,anlaşılamazdı.Ama Leon'un kokusu şimdi onun kanına karışan öfkeyi alt etmeye çalışırken her şey daha farklıydı.Sigarayı bırakmak istiyormuş ama bırakamıyormuş gibi.Bu öfkeden kurtulmak istiyordu,ancak bu kadar çabuk olmamalıydı.Hemen yelkenleri suya indiremezdi,değil mi?Canı yanıyordu...Hayatını kurtaracak olan panzehir,aslında ona öldüğünü hissettiriyordu.Yavaş yavaş,acı dolu...Ve Leon'un kokusu,damarlarındaki zehri daha kabul edilebilir kılıyordu.Az önce iç çekerken ciğerlerine doldurduğu Leon'un kokusunu serbest bıraktı ve sol elini başına destek olarak koydu.Hala camdan dışarıyı seyrediyordu,sağ eliyle ise sağ dizinde ritim tutuyordu.Böyle duramazdı,sanki Leon'un bir şey söylemesini bekliyormuş gibi.Elbette ki bekliyordu,ancak çok bencil olmaz mıydı böyle bir beklenti?Tek suçlu Leonmuş gibi?Oysa kendiside istediği zaman Leon'u görmeye gidebilirdi.Ve bunu kendine kabul ettiremiyordu bile.İtiraf etmekten korktuğu iki şeyden biri,kendisininde haksız olduğuydu.Diğeri ise Leon'u ne kadar özlediği.

O sırada ritim tutan eline,sert bir şey gelmişti.Elini cebine daldırdı ve bir kaç küçük hışırtıyla cebindeki şeyi çıkardı.Başını öne eğerek ne olduğuna baktı.Kırmızı,şeffaf sayılabilecek bir pakete sarılmış bir kiraz şekeri.Yanakları kızarmıştı,alev alev yanıyordu sanki.Utanmıştı.Belki de Leon'a bir şey söylemek için daha iyi bir fırsat olamazdı.Ama dudakları kilitlenmişti.Her zaman konuşan,neşeli Kyndra şimdi bambaşka bir yerdeydi.Belki de hala içerilerde bir yerlerde kilitliydi.Karanlıkta,yalnız ve korkmuştu.Tıpkı şuanda Kyndra'nın hissettiği gibi.Başı hala sol avucunun içindeyken kiraz şekerini masada ikisinin ortasına koydu ve 'Kiraz şekeri.' dedi mırıltıya benzer bir şekilde.Bu şekeri bir kaç gün önce almıştı.Kendine itiraf etmek istemesede biliyordu ki bu şekeri sadece üç yıl önce iki yakın arkadaşın,hatta iki kardeşin buluşmasını hatırlatması için almıştı.Ama artık istemiyordu onu.Zaten bugün trene bineceklerdi,Hogwarts açılıyordu.Şimdi araları düzelse,Hogwarts'ta Leon arkadaşlarını görür görmez değişecekti yine her şey.Bakışlarını kıpkırmızı şekerden ayırmadan iç çekti ve aklına kötü şeyler getirmeden edemedi işte.Belki de Hogwarts'taki öğrenciler dolduruşa getiriyordu Leon'u?Sonuçta Kyndra bir alt sınıftaydı.Belki de Leon kimsenin dolduruşuna gelmesede,artık kendinden küçük biriyle arkadaş olmayı saçma ve çocukça buluyordu.Belki de artık büyümüştü...Hayır,olmamalıydı böyle bir şey.Onlar kardeşlerdi,her zorluğa karşı arkadaş kalmayı başarmışlardı.Yine öyle olmalılardı,Kyndra'nın aptal kıskançlıkları nasıl ayırırdı onları,hele ki farklı şehirlerde oturmak ya da Leon'un annesi bile engelleyememişken arkadaşlıklarını?İşte kabuğu kırılmaya başlamıştı yavaş yavaş,ancak bunu sadece kendisi anlayabilirdi.Dışarıdan bakıldığında ise hala ölümcül hastalığı olan bir kızdı.

Sessizce boğazını temizledi ama sadece bakmakla yetindi.Ne isterse istesin,ne düşünürse düşünsün açılmıyordu dudakları.Sessiz geçen bir kaç dakika taşlaşmış dudaklarını aralamak için uğraştı.Ve en sonunda başardı,'Neden yalnızsın?Seni trende mi bekleyecekler?' diye sordu.Sesi kendisini bile şaşırtmıştı,çatlak çıkmamıştı.Ve sanki düşmanıyla konuşuyormuş gibi alaycı,tıslamaya ise benzer çıkmıştı.Söylemek istedikleri bu değildi oysa ki.*Suçlu olduğumu biliyorum,ama seni çok özledim.* ya da bunun gibi bir şey daha iyi olmaz mıydı?Belki de az önce düzeltmeye çalıştığı arkadaşlıkları zorladıkça daha kötü oluyordu.Sallanan bir kulenin üzerinde ne kadar uğraşırsanız,üzerine ne kadar ekleme yaparsanız o kadar sallanırdı ve düşüşü o kadar büyük bir hayal kırıklığı yaratırdı.Ve belki de bu arkadaşlığın sonu çok ama çok acı verici olacaktı.Gözyaşları,hayal kırıklıkları dolu...Ama Kyndra bu kadar kolay mı pes edecekti?*Kimseyi arkadaşım olması için zorlayamam...* diye geçirdi içinden.Bu sefer her iki seste aynı fikirdeydi.İkisi bir bütün haline gelmiş,Kyndra'nın bu düşüncesini oluşturmuşlardı.Ah,güne ne kadar mükemmel başlamışlardı!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Leon Aaron D. Bravery
Hufflepuff 4. Sınıf
Hufflepuff 4. Sınıf
Leon Aaron D. Bravery


Mesaj Sayısı : 84
Yaş : 30
Nerden : Arizona-Tucson.
Tarafı : Aydınlık
Kan Durumu : Muggle Doğumlu
RP Yaşı : 16
RP Sevgilisi : --
Asa : Sahte Mutluluk
Galleon : 55823
Kayıt tarihi : 21/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)

::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty
MesajKonu: Geri: ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...   ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Icon_minitimeSalı Mart 03 2009, 11:44

Kyndra’m oturmuştu… Atılmak istemiştim. Midemde uçuşan kelebekler midemi bulandırıyorlardı. Kalbim ise, o kelebeklerin kanatları gibi hızlı atıyordu. Başım dönmeye, gözlerim ise, göz kapaklarımı hala kapatmadığımdan kasılmaya başlamıştı. Ah, bu an bana ne kadar acı verici olsa dâhil vazgeçemiyordum. Kyndra’yı sevmekten kendimi alı koyamıyordum. Derin bir nefes alıp ağzımı araladım. Fakat Kyndra’nın camdan dışarıya bakmaya başlaması sonucunda sustum. İki kaşımı birden yukarıya kaldırdım. Gözlerimi ise aşağıya devirdim. Ben ne yapmıştım böyle? Onu o kadar kıracak, üzecek ve sinirlendirecek ne yapmıştım? Kalbimdeki acı rahatsız eder olmuş, içerisinin sıcaklığı beni bunaltmaya başlamıştı. Bayılacaktım!

Kyndra’nın hafif hareketlenmesi sonucu gözlerimi tekrar ona doğru çevirdim. Sanki çok önemli bir şey olmuş gibi neşe ve heyecanla bakıyordum. Kyndra bana bakmamıştı bile o da ayrı… Onu suçlayamazdım. Her ne yaptıysam benim suçum olduğu belliydi. Onu kırmıştım ve eğer onu kırdıysam, bana gösterdiği bu davranışlar az bile gelmeliydi. Derin bir nefes alarak, onun masanın ortasına bıraktığı kiraz şeklindeki şekerlere doğru bakmaya başlamıştım. Dudaklarımın kenarlarında bir gülümseme oluşturmuştum. Şekerlerden nefret ediyorum! Kyndra’nın gidişinden çok birçok şeye küsmüş ve onlardan nefret etmeye başlamıştım. Bana zevk veren şeyler, bana kin vermeye başlamışlardı. Şekerlerde bunların arasındaydı. Fakat kiraz şekeri, her şeyi dışında tutuyordu. O bir hatıraydı. Unutulamaz bir anıydı. Şekerden ne kadar nefret etsem bile, ondan vazgeçemezdim. Kyndra’dan vazgeçemediğim gibi. Kyndra benim şekerimdi, fakat o kadar hızlı yemiştim ki, bitmişti. Düşüncesi bile tüyler ürperticiydi.

Sessizliği bozmak istemiş ve en sonunda asıl konuya girmek istemiştim. “Ben sana ne yaptım?” diye sormak istemiştim, fakat yapamıyordum. Bu cesareti hala kalbimde bulamıyordum. Tıkanmıştım. Daha çok bunalmıştım. Tekrar bağırmak istemiştim ve bağırıyordum. Üzüntüm öfkeye, ardından tekrar üzüntüye dönmekteydi. Dalgınca düşünürken, Kyndra’nın o yumuşak fakat sitem dolu sesi kulaklarıma dokunmuştu. Söylediği cümle beni başta yumuşakça gülümsetmişti. Fakat bu gülümseme, şapşaldı! Neden bahsettiği hakkında anlam yürütememiştim. Kimler beni bekliyor olabilirdi? Son anda kafama dank etmişti. Tabii ki, arkadaşlarımı soruyor olmalıydı. Kaşlarımı tekrar havaya doğru kaldırıp, ellerimi karnımın üzerinde birleştirmiştim. İki elimin başparmaklarıyla oynuyordum, daha çok başparmaklarıma eziyet çektiriyordum.

“1 senedir zaten yalnızdım. Beni bekleyen kimse yok…” Gözlerimi, oynadığım ellerimden kaldırmış ve nihayet bana bakmaya başlamış olan Kyndra’ya çevirmiştim. Ellerimi hemen karnımdan çekmiş ve masanın ortasına bırakmıştım. Kalbime dolan bir güven beni konuşmaya zorluyordu. Fakat artık hiçbir şeyimi kontrol edemiyordum. 16 yaşında bir erkektim, fakat gözyaşlarım inatla yanaklarıma doğru süzülmeyle başlamıştı.

“Artık buna bu şekilde devam etmek istemiyorum Kyndra! Geldiğinden beri bana bir veya iki kez bakmışsındır… Sana her ne yaptıysam özür diliyorum fakat senden önce kim acı çekecekse beni yolla oraya. Çektirdiğin acılar yetersiz! Sen çekme… Sen çekme, ama beni de sensiz bırakma.”

Kendimi hızlı bir şekilde geriye tekrar atmış ve ellerimle yüzümü biraz kapatmıştım. Yanaklarımdaki damlaları avucuma toplayana kadar öyle kalmış ve daha sonra hayata gözlerimi tekrar açmıştım. Kyndra’nın hala bana bakması beni biraz avutmuş olsa da, ne düşündüğünü öğrenmek oldukça zor gelmekteydi. Derin ve titrek bir sesi ağzımdan vererek gözlerimi Kyndra’dan çekme kararı alıp, cama doğru baktım. Kyndra’nın bana zoraki baktığını hissetmekten kendimi alıkoyamıyordum. Böyle düşünmemem gerektiğini defalarca kendime söylemiş olsam da, bundan vazgeçemiyordum. Bu acı fazla gerçekti ve taşıyabileceğimi sanmıyordum. Kyndra ile aramızdaki duvarların yıkılması lazımdı. Nitekim o duvarlar öylesine kalındı ki, yıkılabilecek miydi, bilmiyordum…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://acciohogwarts.yetkin-forum.com/lejant-f15/leon-aaron-dext
A. Kyndra Bianchett
Ravenclaw 3. Sınıf
Ravenclaw 3. Sınıf
A. Kyndra Bianchett


Mesaj Sayısı : 83
Tarafı : Aydınlık
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 15
RP Sevgilisi : Coop Cooplowski
Asa : Kırılan Güzellik
Evcil Hayvan : Kara Kedi
Galleon : 55640
Kayıt tarihi : 21/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)

::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty
MesajKonu: Geri: ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...   ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Icon_minitimeSalı Mart 03 2009, 17:45

Leon da gerilmiş olmalıydı,parmaklarıyla oynamaya başlamıştı.Başı öne eğikti.Ve Kyndra,ona ne kadar sinirli olursa olsun o özlediği yüz hatlarını incelemekten alamıyordu kendini.*Hah!* dedi içinden.Leon'a inanmamıştı.Daha doğrusu yine bir kaç parçaya bölünmüştü.Bir kısmı Leon'a inanıyor,bir kısmı inanmıyor ama inanmak istiyordu.Bir kısmı ise inanıyor,ancak inanmayı reddediyordu.Şimdi Kyndra'nın iplerini Leon'a inanan,ancak inanmayı kabullenemeyen kısmı tutuyordu.Nerede kalmıştı şu kilitli bölümü?Kıskançlığın ve öfkenin bir hastalık,bir zehir gibi vücudunu ele geçirmeden önceki hali?Biraz daha acele etmesini ve çabucak ortaya çıkmasını diliyordu.Bunu neden kendi yapmıyordu bilmiyordu,ancak karanlıkta kalanlar ışıktan daha çok korkmaya başlardı.Işığın kirpiklerinin arasından süzülmesini ister,ancak bir adımcık atamazdı.Onu karanlıktan kurtaracak bir adım...Daha basit açıklamak gerekirse -karışık düşünmeyi severdi- Leon ile arasındaki her şeyi düzeltmek,kilitli Kyndra'yı hapishanesinden çıkarmak istiyordu.Ancak bunun için yeterli cesareti yoktu.Unutmak üzere olduğu tanıdık yüzü incelerken süzülen yaşlardan sonra başını hafifçe sola yatırdı ve 'Ah,hadi ama Leon,yapma.' dedi sıkıntıyla.İçi burkulmuştu,kendi gözleride dolmaya başlamıştı.Böyleydi işte ilişkileri,sanki kalplerini değiştirmişler gibiydi.Eğer Kyndra onu üzerse,kendi canını yakmış oluyordu.

Leon'un tekrar konuşmaya başlaması üzerine başını kaldırdı ve aklının sadece yarısını vererek dinlemeye başladı.Bir yandan ise kaçmaya çalışan Kyndra'ya yardımcı oluyordu.En sonunda Leon sustuğunda dudaklarını araladı.Ancak onun yüzünü kapaması,durdurmuştu Kyndra'yı.Bekledi,yine bekledi.Her zaman ki gibi beklerken geçen bir kaç saniye,ona çok uzun bir zamanmış gibi gelmişti.Belki dakikalar,belki saatler.Artık zaman kavramı yoktu.Kendini tamamen bırakmıştı sanki.Sonra Leon yüzünü açtığında buruk bir gülümsemeyle konuşmaya başladı.'Leon...' dedi,ardından üç dört saniye bekledi.Bu içeride kilitli kalmış,karanlıkta beklemiş olan Kyndra'nın aydınlığa adım atması için yeterli bir süre olmuştu.Devam etti 'Benim canımı yakan tek şey senin canını yakmak.' Kısacık bir gülücük attı.Belki de bu yüzden hiç Leon'u görmeye gitmemişti Hogwarts'tayken.Yani o gelmiyor diye o kadar bozulmuştu ki,aralarına kalın bir duvar örmüştü.Ve hiç bir zaman onu görmeye gitmemişti,çünkü kendini hemen bırakacağını biliyordu.Kardeşi gibi gördüğü birini bile bile nasıl üzebilirdi ki?

Yavaş yavaş o eski pırıltısı geri geliyordu mavi gözlerine.Ve o eski gülümsemesi yine dudaklarındaydı Kyndra'nın.Bakışlarını pencereden dışarı çevirdi.Hayır,Leon'un yüzüne bakamadığından değildi.Sadece aralarında hiç bir şey yaşanmamış gibi devam ediyordu bu hesaplanmayan buluşmaya.Sanki hiç araları bozulmamış,hiç gerginlik çıkmamış gibi.Nede olsa bugünden sonra ilişkileri öyle olacaktı,en azından Kyndra bunu diliyordu.Hem Leon'un ne cevap vereceğini bilmeden nasıl böyle kesin bir cümle kullanabilirdi?Dışarıdaki yağmur dahada hızlanmıştı.Şimdi bu yağmurda Hogwarts'a gitmek üzere trene bineceklerdi.Kyndra bu sıcak yerden kurtuldukları için sevinecek,Leon yağmura çıktıkları için üzülecekti.Belki yine bir kaç sakarlık yapacaktı,Kyndra ise trende bile aynı şeye gülecekti.Üç yıl önceki hayalleri pek gerçekleşememişti ama bunların gerçekleşmesi için uğraşacaktı.Sadece bir köşeye çekilip kendi akışına bırakamazdı hayatı.Rüzgar nereden eserse oraya savrulamazdı,müdahale etmeliydi.Yanaklarına hücum eden kanın ardından pırıl pırıl gözlerini Leon'unkilere dikti,dudaklarının arasından kısıkta olsa belirgin ve anlaşılır bir cümle çıktı; 'Özür dilerim...'
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Leon Aaron D. Bravery
Hufflepuff 4. Sınıf
Hufflepuff 4. Sınıf
Leon Aaron D. Bravery


Mesaj Sayısı : 84
Yaş : 30
Nerden : Arizona-Tucson.
Tarafı : Aydınlık
Kan Durumu : Muggle Doğumlu
RP Yaşı : 16
RP Sevgilisi : --
Asa : Sahte Mutluluk
Galleon : 55823
Kayıt tarihi : 21/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)

::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty
MesajKonu: Geri: ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...   ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Icon_minitimeSalı Mart 03 2009, 18:21

“Leon…” tek duyduğum yumuşak bir ses ve benim adımdı. Düşünemiyordum. O anda masadan kalkıp gitmek istemiştim fakat bu ölümüm olurdu. Çünkü bedenimi ve ruhumu oradan uzaklaştırmış olsam bile, kalbimi orada, Kyndra’nın yanında bırakacaktım. Bunu yapamayacak kadar çelimsiz ve korkaktım. Hayır, benim derdim ölüm değildi. Ölümden korkum yoktu! Korkum önümdeki bu kızdı. Hayatımı kaybetmekten değil, onu kaybetmeden korkuyordum. İşte bu yüzden gidemezdim. Bana lanetler savursa da, küfürler etse de böyle kalacaktım. Fakat tam tersi olmuş, yumuşak sesiyle cümlesine devam etmişti.

'Benim canımı yakan tek şey senin canını yakmak.' Saçma, fakat düşündükten sonra mantıklı bir cümleydi. Saçma olan kısmı, benim canımı yaksa dâhil, üzülmemesi gerektiğiydi. Diğerleri gibi değildim. “Kyndra’yı üzecek hiçbir şey yapmazdım.” Diyordum, fakat yapmıştım. Diğerlerinden farkım neredeydi şimdi? Onu üzmüştüm, beni üzmesine izin vererek yenilmiş ve onu üzmüştüm. İyi yanım neredeydi? Belki de kendime fazla suç atıyordum. Fakat bu noktadan sonra ilgilendiğim kimin suçlu olup kimin olmadığı değildi. Büyü dünyasında zaman geriye giderdi. Fakat zamanı geriye döndürüp, Kyndra’ya her ne yaptıysam, onu engellemeyi hiç düşünmemiştim. Bunu yüz yüze halletmeliydim. Kyndra’nın beni affedebileceğini bilmem gerekliydi. Yoksa gerisi her zaman kolay olmuştu. Ufak bir yardımla hatamı telaffuz edebilirdim. Ama söylemiştim; ben diğerleri gibi değildim.

O da neydi? Kyndra’nın yüzünde minik bir gülümseme filizlenmişti. 1 senedir gördüğüm en güzel ve en sade şeydi. Daha da önemlisi bir hediyeydi. Gözyaşlarımın aniden duraksadıklarını fark etmiş ve dudaklarımın gerilerek gülümseme oluşturmalarına izin vermiştim. Tekrar eskisi gibi olmuş muyduk? Bunu sormam için biraz erken sayılırdı fakat bunu dilediğim de gerçekti. Kyndra’nın tekrar camdan dışarıya bakmasını fark etmiştim. Fakat onu izlerken, içimde burukluğun olmadığını da fark etmiştim. Kuşkum yoktu, eski halimize dönmüştük.

Kısa bir bekleyiş ve bakışmalardan sonra, Kyndra’nın dudakları aralanmış ve kısık bir cümle masanın etrafını kaplamıştı. Kısık olsa da duymam zor olmamıştı. Özür diliyordu… Gülümsedim. Özür dilemesi yersizdi. Her ne kadar özür dilese de onda hata aramıyordum, arayamazdım. Çünkü o hatasızdı. Bana hiçbir şey yapmamış, ben kendime zarar vermiş, kendime zarar verirken de Kyndra’yı incitmiştim. Özür üzerine özür dilemesi gereken kişi bendim. Özür dilesem bile, yalvarsam, yakarsam, kendimi acındırmaya kalkışıp ağlamaya başlasam dâhil, hatta beni affettiğini söylese dâhil, onun kırıklarını hiçbir zaman tamir edemediğimi içimde saklayacaktım. İşte böyleydi… Her şeyi kabullenmiş ve gerçekleri görmüştüm. Fakat sevmekten vazgeçemiyordum. Bunun için hiç güçlü değildim.

Kyndra’nın yanındaki sandalyeye doğru kaymış ve ileri atılarak onun bedenini kollarımın arasına almıştım. Koynuna sokulduktan sonra hafif bir gülümseme ile geri çekilmiş, onun o yumuşak yanağına, yumuşak bir öpücük kondurmuştum. Bunu öylesine çok özlemiştim ki! Ona sarılmayı, kokusunu burnuma çekmeyi… Onunla bir olmayı… Her şeyin bittiğini ise o dakikada anlamıştım. Onunla barışmış ve eskiye dönmüştük. Zamanda geriye gitmeme gerek kalmamıştı fakat benim bu inadım, ikimizi 1 sene bekletmişti. Pişmandım, hem de çok. Ama pişman olmadığım bir konu da vardı elbette. Kyndra’ya olan güvenimi garantilemiştim. “Ne yaparsam yapayım, beni affeder” dediğimi hatırlıyor, bunun gerçekleştiğini görünce de seviniyordum. Hayatıma renk getiren Kyndra’m, üstümün ve başımın ne halde olduğunu görmemde bana yardımcı olmuştu. Tanrım! Ne zamandır annemin ördüğü kazakları giyiyordum! Daha da önemlisi, annem ne zamandır örgüye başlamıştı? Kendi kendime gülümsememi engelleyememiştim. Fakat kendime gülmüyor, Kyndra’yla gülüyordum… Gözlerim, doğru şeyi söyleyen tek varlıktı.

Olayı daha fazla dramatikleştirmeye lüzum yoktu. Kyndra’nın yanındaki sandalyede oturmaya devam etmiştim. Derin bir nefes almış ve yanaklarımdaki gözyaşlarının kurumaya başladıklarını hissetmiştim. Üç Süpürge gözüme kalabalık gelmişti. Bunun için şükrediyordum. Belli ki Kynrda içeride boş masa bulamadığı için benim yanıma oturmayı seçmişti. Bu kalabalık olmasa, ne yapardım bilmiyordum. Belki de Kyndra’yı tekrar göremeyecek, bu konuşmayı gerçekleştiremeyecek ve birbirimizi unutuncaya kadar, affedemeyecektik. O anda, içeriye doldurmaya yarayan yağmura bile bir sevgi duygusu beslemiştim. Kyndra’ya dönmüş ve titrek sesimin, normal hale gelişini fark ederek konuşmuştum;

“Bu gün trene binmemiz gerekecek! Beraber yolculuk yapmayalı çok oldu. Anlat! Neler yaptın?...”
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://acciohogwarts.yetkin-forum.com/lejant-f15/leon-aaron-dext
A. Kyndra Bianchett
Ravenclaw 3. Sınıf
Ravenclaw 3. Sınıf
A. Kyndra Bianchett


Mesaj Sayısı : 83
Tarafı : Aydınlık
Kan Durumu : Safkan
RP Yaşı : 15
RP Sevgilisi : Coop Cooplowski
Asa : Kırılan Güzellik
Evcil Hayvan : Kara Kedi
Galleon : 55640
Kayıt tarihi : 21/02/09

Bilgilerim
Sağlık:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Güç:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)
Seviye:
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Img_left100/100::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty_bar_bleue  (100/100)

::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Empty
MesajKonu: Geri: ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...   ::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım... Icon_minitimeSalı Mart 03 2009, 18:44

O da Leon'a sarıldı ve gözlerini kapadı bir süre.Kendini güvende hissediyordu.Bir yıldır hissetmediği bir kaç şeyden biriydi bu.Güven duygusu...Leon ile araları açıldığından beri ne birine güvenmişti,ne de kendini güvende hissetmişti.Ama şimdi arkadaşının cılız kollarındayken,her yerde olduğundan daha güvendeydi sanki.Leon'un kolları gevşediğinde o da geri çekildi ve gülümseyerek karşılık verdi.Tren?Tabii ya,ne kadar şapşaldı.Leon ile üç yıl önceki görüşmelerinde de aynı şeyi yapmıştı.Daha iki üç dakika öncesine kadar aklında olan şeyi,birden unutuvermişti.Ama bunun Leon ile ilgisi yoktu.Daha doğrusu sadece o yüzden değildi,belki de hissettikleri taşıyamayacağı kadar ağırlaşıyordu,böylece bir şeyleri karıştırmaya ve unutmaya başlıyordu Kyndra.Bir çeşit reaksiyon gibi.Belki ileride bunun formülünü hazırlayabilirdi,kime ne faydası olacaksa?Ama aklının bir köşesine not etmişti ve hiç unutmayacaktı,büyük bir ihtimalle.Güven,sevgi,arkadaşlık,dürüstlük,mutluluk ve belki çok azıcık keder böyle bir yan etkiye sahipti.Gülümsedi kendi kendine,ne durumda olursa olsun düşünmekten hoşlanıyordu.Var olduğunu böyle hissediyordu da denilebilir.

Leon'un her zaman ki ses tonu geldiğinde tek kaşını havaya kaldırdı ve 'Bu bir emir mi?' diye sordu alaylı bir ses tonuyla.Kısa bir süre düşündü.Mektuplaşmadıkları bir buçuk yıl boyunca çok şey değişmişti ve henüz sadece sıradan biriydi.Oysa şimdi bir büyücü sayılırdı ve bir yılda hiç bir şey değişmemişti.Belki de bunun nedeni de Leon'du.O bir buçuk yılda,Leon vardı.Oysa yalnız geçirdiği -daha doğrusu Leon'suz geçen- bir yılda hiç bir şey olmamıştı çünkü Leon yoktu.Ne mektupları,ne el yazısı ne de zarfa bulaşmış kokusu vardı.Onu neredeyse göremiyordu hiç.Gördüğünde ise görmemezlikten geliyordu.Yaptığı çocukluktu,neden açıksözlü olamamıştı bilmiyordu.Belki de bir an için endişelendi epey,Leon'un değiştiğini düşündü.Sonuçta belli bir yaştan sonra karşı cinsler birbirlerine sadece sevgili gözüyle bakarlardı ve Leon'un bir arkadaşa,bir kardeşe ihtiyacı yoktu.Zaten yeterince vardı çevresinde,yaşıtları.Evet,bütün bu düşünceler ele geçirmişti Kyndra'yı.Ama şimdi bunları düşünmeye gerek yoktu,her şey geçmişti.Babasının sıcak avuçlarını hissetti saçlarında.O tatlı sesi kulaklarında duydu,hatta neredeyse kokusunu aldı.'Bitti Kyndra'm,geçti...' Ne zaman huzursuz olsa,kabus görse ,babası yatağına oturur ve Kyndra'nın saçlarını okşayarak bunları söylerdi.Yaklaşık bir buçuk dakikalık sessizlikten sonra Leon'a cevap verdi.'Hiç birşey'

İçerisinin hareketlenmesiyle başını kapıya çevirdi.Hogwarts'ta okuyan bir kaç öğrenci -onları sima olarak tanıyordu- Üç Süpürge'den ayrılıyordu.Gitme vakitleri gelmiş olmalıydı.Leon'a döndü ve 'Sanırım artık gitmemiz gerek.' dedi.Sandalyeden kalktı ve Leon'un da kalkmasını bekledi.Bir kaç dakika sonra taş yolda yürüyorlardı yan yana.Yine bomboş sokakta kahkahaları yankılanıyordu,gök gürültülerini kıskandıracak kadar yüksekti.Hatta gök gürültüleri kıskanmış olacak ki daha yüksek sesliydi.Şimşekler daha aydınlık,bulutlar daha karanlıktı.Yağmur daha hızlı yağıyordu,ama az önce Kyndra'yı teselli eden rüzgar hala bir anne kadar şefkatli esiyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
::: Bomboş, yalnız kaldırımda yürüyen, bomboş yalnız bir adamdım...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Accio-Hogwarts :: - Büyülü Bölgeler - :: Hogsmeade :: Üç Süpürge-
Buraya geçin: