Kubbe

Misafir

Apsis ve yan odacıkların, iç hacmin yaklaşık dörtte birini oluşturmasından
dolayı, kubbenin doğusundaki tonozlar, batısındakilerden bir hayli kısadır.
Dikdörtgen sahının dört masif demet payandaları, çatıyı berkiten kubbeyi
de kemerleri de destekler. Doğu-batı ve kuzey-güney eksenlerindeki beşik
tonozlar, neredeyse alnın dibi kadar yüksekliktedir ve dışta, kesişen eğik
çatılarla gösterilmiştir

''Evet geziyorum,ben bu geceeee''

Hikari, birazdan delirecekti.Bazen gece yarısı uyandığında da böyle olurdu ama bugün...Miselya'nın sesini duymak zorundaydı.Saint Nicholas Katedrali'ni gezmeye gelmişlerdi.Miselya bundan dolayı mutluydu.

''Yeter artık Miselya, başım şişti''

Sonunda Miselya susmuştu.''Oh be!Dünya varmış...''
Nihayet kubbeye vardılar.Orda bir banka oturup,kubeye bakmaya başladılar.

''Çok güzel değil mi? Miselya''

''Çok güzel değil mi? Miselya''

Miselya, bu sesi duymamıştı.Gezmeyi seven bir kızdı ama Saint Nicholas Katedrali'ni gezmek pekde istedği değildi.Buraya sadece ablasını zoruyla gelmişti.Ve hiç de zevk almıyordu.Sadece gezdiği Paris'i ve roma'yı hatırlıyordu da...
Ne kadar da güzeldi.Ama ablasını üzemezdi olaya odaklanarak.

''Çok güzel değil mi? Hikari''

''Çok güzel değil mi? Hikari''

Bu söz, sanki Hikari'ye tanıdık gelmişti.Ve birden hatılradı.Bu sözü biraz önce o saormuştu.Kardeşler işte sözleri bile aynı...
Ama düşününce, ''bu sözü sormak için beni dinlemiyor olması gerekir''Hikari sinirlenmişti.Birinin onu dinlememesinden nefret ederdi.Sinirle sordu

''Efendim! Sen, beni dinlemiyor musun?''

''Efendim! Sen, beni dinlemiyor musun?''

Miselya bu bağırışla irkildi.Şaşırmıştı.Ne oluyordu?

''Neeee?Ben seni dinliyorum.''

Acaba biraz önce bir şey mi demişti.

Sanırım evet .Kazanamıycağnı anlayıp.

''Özür dilerim abla''