Sessizlik

Nyx yorucu geçen günün ardından kendini Hogsmade'de dükkanların arasında gezerken bulmuştu.Bir an önce bir dükkana girip bir şeyler içmek istiyordu ama bütün dükkanlar Nyx'e inat doluydu.Herhangi bir dükkana girip birşeyler içip çıksa büütn gün şişen başı biraz daha şişcek ve sinir küpü olucaktı bu yüzden de arayışını hızla devam ettiriyordu.

Dükkanların arasında gezerken Üç Süpürge dükkanının tabelası gözüne çarptı.Dükanın olduğu yer sessiz gözüküyordu.Dükkana yavaşça yaklaşıp camından içeri bir göz attı.Dükkan gayet sakin görünüyordu.Nedenini anlamadan içeri girdi.Diğer dükkanlar tıka basa doluyken burası boştu.
Nyx içeri girdiği anda yüzüne vuran sıcak havayla dışarının ne kadar soğuk olduğunu fark etti ve hemen kapıyı kapatıp dükkanın karanlık bir bölgesindeki masaya doğru ilerlemeye başladı.
Masaya oturduğunda yanına gelen garsondan ateş viskisi isteyip sandalyede arkasını yaslandı ve derin bir nefes alarak viskisinin gelmesini beklemeye başladı.

Uzun süredir dışarı çıkamadığı için boş bulduğu ilk vakitte kendini Bakanlık'tan dışarı attı.Bir şeyler içmek için uğradığı ilk yerlerden biri olan Üç Süpürge'ye girdi direk.

İçerisi bomboştu neredeyse.Tanıdık birilerini aradı ama ilk başta kimseyi kestiremedi.Biraz daha detaylı baktığında Bakanlık'taki asansörde gördüğünü tahmin ettiği bir bayanı farketti.Her ne kadar içki partneri olarak bayanları seçmemekte özen gösterse de başka bir alternatifi yoktu ne yazık ki.Sırıtan yüz ifadesini bürünerek bayanın yanına yaklaştı.

"İyi günler,şey,oturmamın bir sakıncası var mı acaba?" diye sordu bir eliyle kadının karşısındaki sandalyeyi tutarak.

Nyx viskisisnin gelmesini beklerken kapının açılmasıyla irkilmiş ve içeri giren soğuk rüzgarla hafif üşümüştü.İçeri bakanlıkta gördüğünü anımsadığı biri girmişti.Adama kısa bir süre baktıktan sonra viskisinin gelmesiyle ondan bir yudum alıp yanına yaklaşan adamı izlemeye başladı.
Yanına gelince;

"İyi günler,şey,oturmamın bir sakıncası var mı acaba?"

demişti.Bu sözü beklemiyor değildi.Gerçi iyi de olmutu.Nyx tek başına içki içmekten nefret ederdi.Sohbet ederek içmek ayrı bir zevkti onun için.Sandalyeyi tutan adama gülümseyerek;

"Tabi ki buyrun."

deyip tuttuğu sandalyeyi işaret etti ve viskisinden bir yudum aldı.Uzun zamandır tadamadığı bu zevki bu akşam yaşıyacaktı.Hem bakanlıktanda bir arkadaş sahip olurdu belki.

"Tabi ki buyrun."

Kibarca teşekkür ettikten sonra sandalyeyi çekip oturdu.Garsondan şimdilik kaymakbirası istedi.Bu gece fazla içmek istemiyordu.

Sandalyeye oturduktan sonra bir kaç saniye karşısındaki bayanı inceledi.Bakanlık'ta gördüğüne emin olmuştu artık.Ama yine de sormak istedi:

"Bakanlık'ta çalışıyorsunuz değil mi?Umarım yanılmıyorumdur." dedikten sonra birasını getiren garsona teşekkür etti.

"Bakanlık'ta çalışıyorsunuz değil mi?Umarım yanılmıyorumdur."

"Bakanlık." diye beyninde yankılandı kelime.Bu Nyx için en çok istediği şeydi ve bunu başarmıştı.Adama gülümseyip;

"Evet Sihirsel Yasal Yaptırım Dairesi Başkanı Lysithea Nyx Allison."

deyip gülümsedi.Bu adamı gördüğüne emin olmuştu.İlk sorusu bakanlık olduğuna göre o da bakanlıktan olmalıydı.
Adamıın kendini tanıtmasını beklerken viskisinden bir yudum daha alıp viskinin tadını çıkartmaya çalıştı.
"Bir ateş viskisinden daha güzel bir şey var mı?" diye de aklından geçirmeden yapamadı.Bu içeceğe gerçekten aşıktı.Çok fazla ara vererek içtiği için böyleydi belki de.

"Evet Sihirsel Yasal Yaptırım Dairesi Başkanı Lysithea Nyx Allison."

Şaşırmıştı.Yeni SYYD Başkanı olarak çok genç birini seçtiğine göre 'Bakanlık'ın bir bildiği vardır.' diye düşündü.Adını söylediğine göre kendisinin de adını söylemesi gerekliydi.

"James Tommy Parker,Uluslararası Sihirsel İşbirliği Dairesi'ndenim." dedi içkisinden bir yudum alarak.İstemeden de olsa aldığı tadın hoşluğunu tasdikleyen bir ses çıkardı.Sonra tekrar konuşmaya başladı:

"Kaç yaşındasınız peki?Bakanlık'ta yeni olmalısınız." dedi gülümseyerek.

"James Tommy Parker,Uluslararası Sihirsel İşbirliği Dairesi'ndenim."

Tahmin ettiği gibi çıkmıştı.O da bakanlıkta çalışıyordu.Nyx ismini söyleidkten sonra memnun oldum gibi başıyla işaret yaptı ve içkisinden tekrar bir yudum aldı.Bu sırada James;

"Kaç yaşındasınız peki?Bakanlık'ta yeni olmalısınız."

sorusuna gülümseyerek cevap verdi.

"Evet yeniyim ve yaşım 20."

Yaşını söyledikten sonra ister istemez kendini çok genç hissetmişti.Nyx'in çalıştığı bölümde genelde daha yaşlı kişiler bulunurdu ama artık 20 yaşında birisi vardı ve bu da Nyx'ti.
Nyx;
"Sanırım siz yeni değilsiniz?" deyip gülümsedi.

"Evet yeniyim ve yaşım 20."

Düşündüğünden de gençti doğrusu.20...Kafasını salladıktan sonra birasından bir yudum aldı.

"Sanırım siz yeni değilsiniz?"

Ağzı bardağındayken başını sağa sola salladı.Sonra bardağını masaya koyup keonuşmaya başladı.

"Hayır,24 yaşındayım.Yaklaşık 5 yıldır Bakanlık'tayım." dedikten sonra bardağını ağzına götürdü.Bir yudum almadan önce bardağını havaya kaldırdı ve tekrar konuşmaya başladı:

"Sizi tebrik ederim.20 yaşında daire başkanı olmak herkesin yapabileceği bir şey değildir."

"Hayır,24 yaşındayım.Yaklaşık 5 yıldır Bakanlık'tayım."
"Sizi tebrik ederim.20 yaşında daire başkanı olmak herkesin yapabileceği bir şey değildir."

Evet Nyx bir istisna sayılırdı.20 yaşında bir başkan.Bakanlıkta zor olacak bir şeydi ama olmuştu.Nyx gülümseyerek ;

"Teşekkür ederim.Evet biraz zor.Bende başta çok şaşırdım."

deyip viskisinden birkaç yudum aldı ve biten viskisine bakıp garsondan bir tane daha istedi.Fazla içmeyi sevmiyordu ama o gün keyfi yerindeydi.Bir kaç bardak daha içebilirdi ve içecekti de.Sarhoş olmaktan nedense korkmuyordu.Normalde sarhoş olmamak için bir bardak içip heme çıkardı dükkandan ama bugün hem başkanlığını kutlamak hemde üstündeki garip mutluluk ve sıkıntıyı atmak için içecekti.

"Teşekkür ederim.Evet biraz zor.Bende başta çok şaşırdım."

Bir an aklına Grenouille geldi.Onu tekrar yakalamaya yemin etmişti ama pek bir uğraş vermiyordu doğrusu.Belki karşısındaki cadıyla işbirliği yaparak onu tekrar Azkaban'a tıkabilirdi.Ne de olsa Yasal Yaptırım Dairesi başkanıydı.

"Bilmiyorum adını duydunuz mu ama geçenlerde Azkaban'dan bir ölümyiyen kaçtı.Grenouille Allison." dedi biraz sinirli bir şekilde.Birasının son yudumunu da bitirip yeni bir tane istedi.Sonra tekrar konuşmaya başladı.

"Belki onu yakalamam için bana yardım edersiniz.Veya en azından onu tekrar Azkaban'a gönderdiğimde belki yasalarda biraz katı değişiklikler yapabilirsiniz.Zira Allison'a birinin yardım ettiğine adım gibi eminim."

Bakanlık dışında iş konuşmaktan hoşlanmazdı ama hazır önemli birisiyle görüşürken biraz işten bahsedebilirdi.

"Bilmiyorum adını duydunuz mu ama geçenlerde Azkaban'dan bir ölümyiyen kaçtı.Grenouille Allison."

Evet bu ismi duymuştu Nyx.Gerçi duymamasıda mümkün değildi.Gelecek Postasında bu haberler her zmana verilirdi ve Nyx'te gazeteyi takip eden birisiydi.

"Evet duymuştum." deyip viskisinden bir yudum aldı.James;

"Belki onu yakalamam için bana yardım edersiniz.Veya en azından onu tekrar Azkaban'a gönderdiğimde belki yasalarda biraz katı değişiklikler yapabilirsiniz.Zira Allison'a birinin yardım ettiğine adım gibi eminim."

Nyx kısa bir süre James'in dediklerini düşünüp;
"Sanırım yardım edebilirim.Bakanlık zaten gerekli en uygun cezayı verecektir."
deyip sinsice gülümsedi.Ölüm yiyenin Allison soyadını kullanması Nyx'i daha en başında çok sinirlendirmişti ve bu yüzden de ona büyük bir nefret duymuştu.Yakalandığında da ona güzel bir ceza verilmesine yardım edeceği kesindi.

"Sanırım yardım edebilirim.Bakanlık zaten gerekli en uygun cezayı verecektir."

Git gide yaşadıklarını hatırlıyordu.Grenouille'in Clare'e yaptıklarını duyduğunun akabinde ortaya çıkması...Öyle sinirlenmişti ki Edmond'u kaçırdığını duyduğunda.

Gelen içkisinden bir yudum alıp konuşmaya başladı:

"O pisliğin cezasını aslında çoktan hazırlamıştım ama en doğrusu Azkaban'a tıkılması olacaktır herhalde." dedikten sonra biraz sessiz kaldı.Aslında onu öldürse oldukça rahatlardı ama bu pek mümkün değildi.

"Neyse,bıktım zaten ölümyiyenlerden falan.Bunları konuşmasak iyi olur.Sinirlerimi bozmak istemiyorum.Siz Hogwarts'ta hangi binadaydınız?" diye sordu.

"Neyse,bıktım zaten ölümyiyenlerden falan.Bunları konuşmasak iyi olur.Sinirlerimi bozmak istemiyorum.Siz Hogwarts'ta hangi binadaydınız?"

Binasını çok iyi bilsede bilgilerine bir göz geçirdikten sonra gülümseyerek;

"Ravenclaw.Siz?"

dedi.Binasını söyledikten sonra okul anıları beyninde canlanmıştı.O günleri çok özlediği kesindi.Şuan elinde böyle bir imkan olsa o zamana tekrar geri dönmek isterdi.
Anılar aklına gelince viskisini eline alıp düşünceli bir şekilde büyük bir yudum alıp James'i izlemeey başladı.

"Ravenclaw.Siz?"

"Belli oluyor." dedi gülümseyerek.Hala garip geliyordu doğrusu Nyx'in yirmi yaşında daire başkanı olması.

"Ben de Gryffindor'dum." dedikten sonra birasından bir yudum aldı.Biraz sessiz kaldı.Eski günlerini düşündü biraz.Ama hemen akabinde düşüncelerine mani oldu.Hatırlamak istemediği şeyleri hatırlaması an meselesiydi zira.Ama yine de formalite icabı ağzından bir laf çıkıverdi.

"Eski günler çok güzeldi.Tekrar Hogwarts'ta okumak isterim doğrusu."

'Gryffindor' Bu binadan bir çok arkadaşı vardı.Özellikle kütüphaneye sürekli gidip gelen Gryffindor'lu çok iyi arkadaşları vardı.Nyx bunları düşünürken James;

"Eski günler çok güzeldi.Tekrar Hogwarts'ta okumak isterim doğrusu."

Evet Nyx'inde o an istediği buydu.Sanki aynı şeyleri düşünüyorlardı.Nyx gülümseyerek;

"Evet.Hogwarts'ta öğrenci olmak kadar güzel bir şey yok herhalde."

deyip eline aldığı viskisinden bir yudum daha aldı.Fazla içmeye başlamıştı.Dursa iyi olurdu çünkü haifiten sarhoş olmaya başlamıştı.İçinde çok az viski kalan bardağına bakıp son kalan viskiyide bitirdikten sonra bardağı masaya bırakıp James'e gülümsedi.

"Evet.Hogwarts'ta öğrenci olmak kadar güzel bir şey yok herhalde."

Kafasıyla onayladı.Bardağından bir yudum daha aldı.

Saatine baktı.Clare'in balosu için hazırlanması gerekiyordu.Sohbet de hoşuna gitmişti ama biraz daha geç kalırsa baloya geç kalabilirdi.Kaymakbirasını bitirip ayağa kalktı.

"Eee,benim gitmem gerekli.Arkadaşımın balosuna davetliyim.Belki siz de davetliyseniz orada görüşürüz.Sizinle tanıştığıma çok memnuun oldum." dedikten sonra kendisinin ve Nyx'in o anki hesabını ödeyip Üç Süpürge'den ayrıldı.

"Eee,benim gitmem gerekli.Arkadaşımın balosuna davetliyim.Belki siz de davetliyseniz orada görüşürüz.Sizinle tanıştığıma çok memnuun oldum."

deyip gitmişti James.Nyx arkasından sadece el sallamıştı.Belki gidebilirdi baloya ama canı istemiyordu.Garsondan bir viski daha isteyip o viskiyide içip bitirdikten sonra viskini parasını ödeyip Hogsmade'te boş boş dolaşmaya başladı.

» SessizLik..